Aile hukuku hakkındaki soru & cevaplar

[FONT=&amp]“Avukat Bey, eşim boşanma davası açtı . ardından bende karşı dava açtım. Ancak mahkeme süresinde karşı dava açmadığım için davamı reddetti.”[/FONT]

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
[FONT=&amp]Karşı dava süresinde açılmamış olsa dahi ret kararı verilmeyip esasen tefrik edilmesi gerekir. Ancak karşı dava da boşanmaya ilişkin olduğuna göre davalardan biri hakkında verilecek hüküm diğerinin sonucunu etkileyecektir. Bu itibarla aralarındaki bağlantı nedeniyle tefrik edilse dahi birleştirilmesi gerekecektir. O nedenle dava ve karşı davanın birlikte görülmesi ve delillerin birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi usul ekonomisine uygun düşecektir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunundaki düzenleme ( md. 133/2, 166/1-4) davaların birleştirilmesine ve birlikte görülmesine engel değildir. Bu sebeple tefrik kararı da verilmeyip davaların birlikte görülmesi ve taraf delillerinin birlikte değerlendirilerek sonuca gidilmesi gerekir.[/FONT]


[FONT=&amp]Av. Gökhan ARICAN[/FONT]
[FONT=&amp]Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı [/FONT]
[FONT=&amp]A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA[/FONT]
[FONT=&amp]Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89[/FONT]
[FONT=&amp]www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[/FONT]
 
“16.5.2011 tarihinde evlendik. Anlaşmalı olarak boşanabilir miyim?”

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi “evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır” hükmünü içermektedir. Bu sebeple 16.05.2012 tarihinden önce; başka bir anlatımla 1 yıllık yasal süre dolmadan anlaşmalı boşanma olmaz.



[FONT=&amp]Av. Gökhan ARICAN[/FONT]
[FONT=&amp]Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı [/FONT]
[FONT=&amp]A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA[/FONT]
[FONT=&amp]Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89[/FONT]
[FONT=&amp]www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[/FONT]
 
"Anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdik. Davaya biz gitmesek vekillerimiz gitse boşanmaya karar verilir mi?"

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 166/3. maddesi hükmüne göre, en az bir yıl sürmüş evliliklerde eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde dahi boşanma kararı verebilmesi için, hakimin bizzat tarafları dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması gerekmektedir.

Taraflar hazır bulunup, bizzat anlaştıklarını açıklamaz veya hakim tarafların anlaşmalarını uygun bulmaz ise, taraflardan delilleri sorulup, toplanması sonucunda evlilik birliğinin temelinden sarsılmış olup olmadığının Türk Medeni Kanununun 166/1-2 maddesi çerçevesinde takdiri gerekecektir (TMK.md.184).

Başka bir anlatımla anlaşmalı boşanma davanızda kendinizi vekille de temsil ettirseniz yine de duruşmaya gidip protokolü kabul ettiğinizi hususunda beyanda bulunmanız gerekmektedir.

Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr
 
Son düzenleme:
[FONT=&amp]Boşanma davam devam ederken başka bir kadınla nişanlandım. Daha sonra bu nişan atıldı. Bu nişan geçerli midir? [/FONT][FONT=&amp]Nişan hediyelerinin aynen veya bedelinin iadesini faiz ve masraflarla birlikte “[/FONT][FONT=&amp]nişan bozulması nedeniyle eşyaların iadesi” davası olarak [/FONT][FONT=&amp]Aile mahkemesinde dava açarak isteyebilir miyim?[/FONT]

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
[FONT=&amp]Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 4. maddesi uyarınca, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun İkinci Kitabı ile 4722 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun kapsamındaki aile hukukundan doğan dava ve işler Aile Mahkemesinde görülür.[/FONT] [FONT=&amp]

TMK’nın 118. maddesi hükmüne göre; “nişanlanma, evlenme vaadiyle olur”. Gerçekte evli olan birisi bir başkası ile yeniden nişanlanma akdi yapamaz. Şayet yapılmış ise, yapılan bu akit geçersiz olup, yasal anlamda nişan akdi olarak kabulü olanaksızdır.[/FONT] [FONT=&amp]
Bu durumda da Aile Mahkemesi tarafından yargılama yapılması mümkün değildir.[/FONT] [FONT=&amp]

Alacağınız genel hükümlere tabi alacak davası niteliğinde olup, 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun’un 1. maddesi ile 4. maddelerinin birlikte değerlendirilmesi halinde, bu tür davaların Aile Mahkemelerinin görevi dâhilinde olmadığı, bu nedenle aile mahkemesinde dava açmanız halinde mahkemece görevsizlik kararı verilecektir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, taraflarca ileri sürülmese bile, mahkemece re’sen nazara alınması gerekmektedir.[FONT=&amp][1]

[/FONT]
[/FONT]
Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr



[FONT=&amp][1][/FONT] [FONT=&amp]Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2009/8106 E., 2009/10088 K.[/FONT]
 
"Mahkemeden cinsiyetimin değiştirilmesini isteyebilir miyim? Nasıl?"

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
Cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin;

-onsekiz yaşını doldurmuş bulunması ve
-evli olmaması;
-ayrıca transseksüel yapıda olup,
-cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu ve üreme yeteneğinden sürekli biçimde yoksun bulunduğunu bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmî sağlık kurulu raporuyla belgelemesi

şarttır. Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir. Ayrıca dava sırasında mahkemece Adli Sicil Kaydı ve aranılan şahıslardan olup olmadığınıza ilişkin kayıtlar da getirtilecektir.


Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr
 
"Kocam soyadının yanına başka bir soyadı almak istiyor. Yapabilir mi?"

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
27/12/1934 tarihli Soyadı Nizamnamesinin 6. maddesinde “soyadı ya yalnız olarak veyahut (oğlu) ile birlikte kullanılır.”, 16. maddesinde ise “evlatlık küçük ise evlat edinenin soyadını alır. Ergin olan evlatlık, evlat edinilme sırasında dilerse evlat edinenin soyadını alabilir. Evlatlık ilişkisinin kaldırılması durumunda evlatlık, evlat edinilmeden önceki soyadını alır.” hükümleri yer almaktadır.

Soyadı Nizamnamesinin 6. ve 16. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, erkek bir şahsın soyadının yanına bir başka soyad eklenemez.*



Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr


* Yargıtay 18. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/7038 Karar No: 2011/8854
 
[FONT=&amp]“sayın avukatım.ben 12 yıllık evliyim.çocuğum yok.eşimle anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdik.daha doğrusu o istedi bende kabul ettim.biz davamızı açtık.fakat daha ilk mahkeme günüm bile gelmeden eşim 17 yaşında bir kızla kaçtı.kendisi 37 yaşında.ben annemin yanında yaşıyorum. hiç bi mal varlığım yok.bu yetmezmiş gibi içgüveyi olarak aldığımız ailemin evini ödenmemiş bir çok borçla bıraktı gitti.benim size soracağım şu:eşim reşit olmayan kızı kaçırdığı için ceza alırmı.ben bu mağduriyetim sonucu ondan herhangi bi maddi manevi tazminat talep edebilirmiyim.şimdiden sonsuz tşkler. Saygılar”[/FONT]

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]

[/FONT][FONT=&amp]“eşimle anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdik. Daha doğrusu o istedi bende kabul ettim. fakat daha ilk mahkeme günüm bile gelmeden … “[/FONT]

[FONT=&amp]Anlaşmalı boşanma davasında imzalayıp mahkemeye verdiğiniz protokolü mahkemede kabul etmediğiniz sürece bir geçerliliği yoktur. Bu protokolü mahkemede kabule etmemeniz halinde anlaşmalı boşanma davanız çekişmeli boşanma davasına dönüşecektir.[/FONT] [FONT=&amp]

“eşim 17 yaşında bir kızla kaçtı, eşim reşit olmayan kızı kaçırdığı için ceza alırmı.”[/FONT]


[FONT=&amp]5237 Sayılı Yasanın 6/1-a maddesinde çocuk kavramı "18 yaşını doldurmamış kişi" olarak tanımlanmış; cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar kısmında çocuk, "15 yaşını bitirmiş" ve "15 yaşını tamamlamamış" olarak ikiye ayrılmıştır. 5237 Sayılı Yasa uyarınca 15 yaşını bitirmiş olmakla birlikte 18 yaşını tamamlamamış olan mağdureyi rızası ile kaçırıp alıkoyma olayında mağdurenin rızası, Kanunun 26/2. maddesi anlamında hukuka uygunluk nedeni oluşturacağından, fiili suç olmaktan çıkarır.[/FONT]

-Kanunî temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, rızasıyla da olsa, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan kişi, şikâyet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması).

-Ayrıca bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir. Çocuğa karşı bu suçun İşlenmesi halinde verilecek ceza bir kat artırılır (Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma).

-Cebir, tehdit ve hile olmaksızın, onbeş yaşını bitirmiş olan çocukla cinsel ilişkide bulunan kişi, şikayet üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır (Reşit olmayanla cinsel ilişki). Bu tür suçlarla ilgili olarak Yargıtay 5. Ceza Dairesi, bu yaş grubundaki kızların kendi rızalarıyla kaçması halinde suçun oluşmayacağı yönünde kararlar vermektedir.

ben bu mağduriyetim sonucu ondan herhangi bi maddi manevi tazminat talep edebilirmiyim”

Boşanma davasından sonra olan olayları devam eden boşanma davasına konu edemezsiniz. Başka bir anlatımla;
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 185. maddesinin 3. fıkrası uyarınca eşlerin birbirine karşı sadakat yükümlülüğünün ihlali olgusunun, ancak boşanma davasından önce gerçekleşmesi halinde ve buna davada dayanılması durumunda hükme esas teşkil edebileceği kuşkusuzdur. Dava tarihinden sonra sadakat yükümlülüğünün ihlali halinde ise, az yukarıda açıklanan ilkeler gereği, bu yeni olgunun, yeni bir davanın konusunu teşkil edeceği, her türlü duraksamadan uzaktır. Bu sebeple eğer kocanızın bu aldatma/güven sarsıcı davranışlar sergilediğini gösterir bir olayın varlığı daha önceden öğrenmişseniz (dava açılmadan önce); davada ileri sürüp kanıtlamanız halinde maddi/manevi tazminat ve nafaka almanız söz konusu olabilir.

Ayrıca manevi tazminat için https://www.meleklermekani.com/kadi...manin-maddi-sonuclari-ve-manevi-tazminat.html linkini ve manevi tazminat için https://www.meleklermekani.com/kadi...nmanin-maddi-sonuclari-ve-maddi-tazminat.html linklerindeki yazılarımı okuyabilirsiniz.

[FONT=&amp]Av. Gökhan ARICAN[/FONT]
[FONT=&amp]Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı [/FONT]
[FONT=&amp]A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA[/FONT]
[FONT=&amp]Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89[/FONT]
[FONT=&amp]www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[/FONT]
 
Son düzenleme:
“Lise öğrencisiyken evlendim ve bu konuda okula bilgi vermedim. Bu husus ÖSS başvuru işlemleri sırasında okulum tarafından tespit edildi ve okulla ilişiğinin Lise ve Ortaokullar Yönetmeliğinin 153. maddesi gereğince kesildi. İlişik kesme işlemi hukuka uygun mudur? Yönetmeliğin 153. maddesi eğitim - öğretim hakkımı sınırlamamakta mıdır?”

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
Anayasa'da “Eğitim ve öğrenim hakkı ve ödevi” başlıklı 42. maddesinin 3. fıkrasında/'Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılâpları doğrultusunda çağdaş bilim ve eğitim esaslarına göre, Devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz" düzenlemesine yer verilmiştir.

1739 sayılı Milli Eğitim Temel Yasasının 56. maddesinde de, eğitim ve öğretim hizmetinin, bu Yasa hükümlerine göre Devlet adına yürütülmesinden, gözetim ve denetiminden Milli Eğitim Bakanlığı'nın sorumlu olduğu kurala bağlanmıştır.

Lise ve Ortaokullar Yönetmeliğinin 153. maddesinde de, evli veya nişanlı olanların okula öğrenci olarak alınamayacağı, öğrenci iken evlenenlerin ve nişanlananların okulla ilişiklerinin kesileceği kuralı getirilmiştir.
Yönetmeliğin bu maddesinin amacı, örgün ortaöğretim kurumlarında okuyan çeşitli yaş grubundaki öğrenciler arasında sosyal ve kültürel yönlerden birlik ve beraberliğin sağlanmasıdır.

Yönetmeliğin bu hükmü eğitim - öğretim hakkını sınırlamamakla birlikte bu durumdaki öğrencilerin açıköğretim lisesinde öğrenimlerine devam etme olanakları bulunmaktadır.

Bu durumda, ortaöğretim öğrencilerinin yaşamlarında öğrencilikle ilgili sorumluluklar yanında, daha farklı pek çok sorumluluğu da birlikte getirebilecek olan nişanlanma ve evlenme gibi durumlar, öğrencilik yaşamıyla bağdaşmayacağından, düzenlemede ve buna dayalı olarak oluşturulan işlemde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.



Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[FONT=&amp]
[/FONT]
 
[FONT=&amp]“Açılan davada nişan hediyelerinin (nişan hediyeleri; ziynet eşyaları ile elbise ayakkabı vs.)aynen değilse bedelinin masraflarla birlikte benden tahsili istenmiştir. Bende açtığım karşılık davada manevi tazminat talep ettim. Mahkemece nişan hediyeleri hususunda ihtisas sahibi olmayan bir kişi tarafından hazırlanan bilirkişi raporu alındı. Bu raporda 7 sıra halinde gösterilen ziynet eşyalarının tamamının bana verildiği ve benim iade etmediğim hususlarında davacı tanık anlatımları ve benim gösterdiğim tanıklar alınmıştır. Ancak hangi tanığın beyanlarının hangi nedenle üstün tutulduğu ise karar yerinde tartışılmadığı gibi bu yönde bir gerekçeye de yer verilmemiştir. Ayrıca davacının yakın akrabaları olan ve yeminsiz beyanları alınan tanıklar çelişkili anlatımlarda bulunmuşlardır. Davacı tanığı olarak (davacı ile akrabalığı da bulunmayan) kişi ise yeminli anlatımı bulunmaktadır. Bu kişi ise bir adet üçlü (altın) set, dört adet burma bilezikten söz etmektedir. Ben yüzükler ile iki adet telli burma bileziği kabul etmiştim. Bizim tanıklarımız ile davacının tanıklarının anlatımları arasında çelişkiler mevcuttur. Yine dava dilekçesinde ziynet eşyaları için belirtilen birim değerler gözetilmeyerek, bilirkişinin saptadığı fiyatların hükme esas alınmıştır. Ayrıca hükümde iade edilen nişan hediyelerinin açıkça gösterilmeyerek bilirkişi raporuna atıfta bulunuldu ve dava dilekçesinde ziynet eşyaları için belirtilen birim değerler gözetilmeyerek, bilirkişinin saptadığı fiyatların hükme esas alındı. Sonuç olarak mahkemece esas davanın kabulüne, karşılık davanın reddine karar verildi”[/FONT]

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]
[/FONT]
[FONT=&amp]Türk Medeni Kanunu’nun 6. maddesine göre, kanun aksini emretmedikçe taraflardan her biri iddiasını ispata mecburdur.[/FONT] [FONT=&amp]
İadesine karar verilen ve hükümde atıfta bulunulan bilirkişi raporunda 7 sıra halinde gösterilen ziynet eşyalarının tamamının davalıya verildiği ve davalının iade etmediği hususlarında davacı tanık anlatımları alınmış, buna karşın hediyelerin miktarı ve iadesi yönünde davalı tanıkları da beyanda bulunmuş olup, taraf tanıkları yüzleştirilmesine rağmen beyanlar arasındaki çelişki giderilememiştir. Hangi tanığın beyanlarının hangi nedenle üstün tutulduğu ise karar yerinde tartışılmadığı gibi bu yönde bir gerekçeye de yer verilmemiştir.[/FONT] [FONT=&amp]

Oysa, davacının yakın akrabaları olan ve yeminsiz beyanları alınan tanıklar çelişkili anlatımlarda bulunmuşlardır. Davacı tanığı olarak (davacı ile akrabalığı da bulunmayan) kişinin ise yeminli anlatımı bulunmaktadır. O halde bu tanığın beyanına diğer tanık anlatımları karşısında üstünlük tanınarak değer atfedilip buna göre, bir adet üçlü (altın) set, dört adet burma bilezik ve davalı tarafın kabulünde olan yüzükler ile iki adet telli burma bilezik iade kapsamında değerlendirilmelidir. Delillerin yanılgılı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.[/FONT] [FONT=&amp]

Uygulamaya göre de, talep edilen nişan hediyeleri; ziynet eşyaları ile elbise ayakkabı vs. olduğuna ve sadece ziynet eşyalarının iadesine karar verildiğine göre, istemin kabulü şeklinde hüküm kurulması (HUMK. md. 388),[/FONT] [FONT=&amp]
Buna ilaveten dava dilekçesinde ziynet eşyaları için belirtilen birim değerler gözetilmeyerek, bilirkişinin saptadığı fiyatların hükme esas alınması suretiyle talebin aşılması (HUMK. md. 74),[/FONT] [FONT=&amp]

Ayrıca hükümde iade edilen nişan hediyelerinin açıkça gösterilmeyerek bilirkişi raporuna atıfta bulunulması, dolayısı ile infazda şüphe ve tereddüt oluşturacak şekilde karar verilmesi (HUMK. md. 388/son);

Son olarak, mahkemenin çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verebileceği ve verilen kararların Yargıtay denetimine elverişli nitelikte açık ve de gerekçeli olması gerektiği gözetilmeden, bilirkişinin dava konusu uyuşmazlığın çözümünde ihtisas sahibi olmadığı değerlendirilmeyerek oy ve görüşüne başvurulması usul ve yasaya uygun değildir (HUMK. md.275).[/FONT] [FONT=&amp]

Mahkemece yapılacak iş; yukarıda iade kapsamına alınması açıklanan nişan hediyeleri yönünden, dava dilekçesinde açıklanan birim fiyatları gözetip, ziynetlerin değerini ihtisas sahibi bilirkişiye belirlenip varılacak uygun sonuç çerçevesinde karar vermekten ibarettir.


[/FONT]
Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[FONT=&amp]
[/FONT]​
 
[FONT=&amp]“Yapılan nişan haksız bozuldu. [/FONT][FONT=&amp]Nişanın haksız bozulması nedeniyle evlilik olacağı inancı ile yapılan “canlı buket gül, çikolata, saç yapımı, resimciye ödenen, kuru çiçek, özel nişan elbisesi, nişan terliği, ayakkabı, çanta-çorap, çizme, orta parası, kız babasına gömlek, kız babasına hırka, kız annesine etek- pantolon- gömlek- çorap- ayakkabı, kız anneannesine etek- başörtü- çorap- hırka- kumaş, altın nişan yüzüğü, altın kolye, Nokia cep telefonu” harcamaları karşılığı 4.700,00-TL maddi ve üzüntüsü karşılığında da 2.000-TL manevi tazminatın tahsili talep ve dava edildi. Mahkemece bu belirttiğim giderler karşılığı olarak 2.546,00-TL maddi tazminat ve sırf nişanın bozulması nedeniyle 500,00-TL manevi tazminata hükmedildi.” [/FONT]

[FONT=&amp]---------------------------------------------------------------------------------------------------[/FONT] [FONT=&amp]

[/FONT] [FONT=&amp]TMK'nun 122.maddesine göre, nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyeler aynen, mevcut değil ise mislen geri verilir veya karşılığı sebepsiz zenginleşme kurallarına göre istenir. Kural olarak, giyinmekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen (elbise, ayakkabı gibi) eşyaların aynen iadesine karar verilemez. Mahkemece bu yönde bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın ispat edilemeyen nişan hediyeleri yönünden kısmen kabule karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bundan ayrı olarak da, TMK'nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf kusurlu olan diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. Somut olayda, maddi ve manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı hükümde tartışılmadan ve maddi tazminat istemi hakkında bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru değildir.[/FONT] [FONT=&amp]

TMK'nun 122.maddesinde nişanın bozulması halinde alışılmışın dışındaki hediyelerin aynen, mevcut değilse mislen geri verileceğini öngörmüştür. Alışılmış (mutad) hediyeden kasıt giyinmekle, kullanmakla eskiyen ve tüketilen eşyalardır. [/FONT]
[FONT=&amp]Altın ve ziynet eşyası ile cep telefonu vs. eşyalar mutad dışı hediyeler olup, iadesi gereken eşyalar sınıfına girmektedir.[/FONT]

[FONT=&amp]Altınlar (yüzük, kolye) ve cep telefonu dışındaki taleplerin reddi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu mutad eşyaların bedelinin de tahsiline karar verilmesi doğru değildir. [/FONT] [FONT=&amp]

TMK'nun 121.maddesine göre, nişanın bozulması yönünden, kişilik hakları saldırıya uğrayan taraf, diğer taraftan manevi tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir ise de; manevi tazminat şartlarının oluşup oluşmadığı tartışılmadan sırf nişanın bozulması nedeniyle manevi tazminata hükmedilmesi de bozmayı gerektirir.


[/FONT]
Av. Gökhan ARICAN
Barbaros Mh. Tunalı Hilmi Caddesi Kuğulu İş Hanı
A Blok No:123/56, Kavaklıdere/Çankaya/ANKARA
Tel: 0 312 466 56 34 – Faks: 0 312 466 56 40 – Gsm: 0 533 372 36 89
www.gokhanarican.av.tr – e-mail: info@gokhanarican.av.tr[FONT=&amp]
[/FONT]​
 
Geri
Üst