anaokulu ve kreş için dramalar

*MeleK*

♥Ben Aşık Olduğum Adamın Aşık Olduğu Kadınım♥
anaokulu ve kreş için dramalar
çocuk dramaları anaokulu drama etkinlikleri dramalar çocuk draması okul öncesi kukla gösterisi için hikaye
Drama - “Topa Koş”
Sınıfın ortasına bir top konur, bu topa sıra ile her çocuk elini koyup kendini arkadaşlarına tanıtır. Sonra yerine geçer, oturur. Bütün çocuklar kendini tanıtana kadar sürer. Topla tanışma draması tekrar edilerek çocukların birbirleriyle tanışması pekiştirilir.
“Sınıfımda Neler Var?”
Öğretmen çocuklarla birlikte üzeride bir sınıfa ait çeşitli materyallerin resimlerinin bulunduğu resmi çocuklara gösterek onlara resimler hakkında sorular sorar, anlatılması istenen resimler yorumlanır (Örnek sorular: Neler görüyorsun bize anlatır mısın? Sense bu materyaller olmasaydı Ne olurdu?) Bizim sınıfımızda hangi materyaller var? Hepbirlikte inceleyelim diyerek sınıftaki materyaller incelenir.
Oyun - “Okulum”
Öğretmen çocuklara karton kutuları ya da legoları kullanarak hep beraber okulumuzu yapalım der. Çocuklarla büyük bir okul yaparlar. Okulda neler görüyoruz? Öğretmenimizin resmini çizip ekleyelim mi? Çocuklar okulda nereye oturur? gibi sorularla okulda gördüklerimizi ekler,
Fen - Doğa Etkinliği - “Okulda Neler Var?” “Okulda Kimler Var?”
Okulun bölümlerinin resimleri kesilip boyanır, pano oluşturacak şekilde bir araya getirilir (Okul gezildikten sonra etkinliğe geçilmesi daha verimli olur.). Öğretmen çocuklardan okulda çalışanları resimlemelerini ister. Hazırlanan okul panosunun son bölümüne yapılan resimler resimler yapıştırılarak pano tamamlanır. Panoda neler görüyorsunuz? sorusu ile çocuklar panoyu anlatmaya yönlendirilirler.

Türkçe Dil Etkinliği - “Sınıfımızın Kuralları”
Öğretmen çocuklara sınıfta uyulması gereken kurallar ile ilgili resimler hazırlar. Her resim kartı gösterilerek kuralları gerekliliği hakkında konuşulur. Çocukların duygu ve düşünceleri alınır. Çocuklar tarafından Kurallar panosuna asılır.
Drama - “Ağaç Kütüğü”
Öğretmen çocuklara farklı türlerde ağaç ismi verir ve bir çocuğu da oduncu olarak seçer. Oduncu olan çocuk sırayla bütün ağaçları keser. Kesilen ağaçları canlandıran çocuklar yere düşerler ve yuvarlanmaya başlarlar. Drama sonunda öğretmen Hangi tür ağaçların kimler tarafından kesileceğiyle ilgili çocuklarla sohbet eder (Örnek sorular: Kesilince ne hissettin? Ne düşündün? Yaşlı ağaçlar mı genç ağaçlar mı kesilmeli?).
Okuma-Yazmaya Hazırlık Etkinliği –Aramıza Hoşgeldiniz Partisi
Çeşitli maskeler hazırlayıp ya da çocukların yüzü boyanarak partiye hazırlık yapılır. Ardından oyunlar oynanır.Dans edilir.
Sanat Etkinliği – Hayalimdeki Okul
Öğretmen çocuklardan hayallerindeki okulu resmetmelerini ve çocuklardan yaptıklarını anlatmaları istenir. Ardından yapılanlar sınıfça sergilenir.
Türkçe Dil Etkinliği- Hayalimizdeki Okulu Yapalım
Çocukların anlattıklarından yola çıkılarak sınıfça sınıfın hayalindeki okul legolar ve artık malzemeler kullanılarak 3 boyutlu olarak yapılır.

Türkçe Dil Etkinliği - Temiz Olalım (Sohbet)
Öğretmen çocuklarla birlikte sabun, havlu, diş fırçası, tuvalet kağıdı...gibi temizlik malzemelerini incelemek için banyoya gider. Temizlikle ilgili malzemeler incelenir ve nasıl kullanılacakları anlatılır. Ardından öğretmen temizlikle ilgili malzemelerin doğru kullanımını uygulamalı olarak gösterir.Daha sonra Bay Mikrop adlı parmak oyunu oynanır.

BAY MİKROP
Bay Mikrop bir gün gezmeye çıkmış;yürümüş, yürümüş (Sağ elin baş parmağı, sol kol üzerinde yürütülür.)
Bir evin açık kağpısından içeri girmiş
Bir de bakmış merdivenler var.(Baş parmak avuç içinde dolaştırılır ve parmaklardan çıkılır.)
Başlamış çıkmaya .
Üst kata çıkınca, kapıyı vurmuş. (Sağ el yumruk yapılarak sol elin avuç içine vurulur.)
Tak...Tak...Tak...
Kim o?
Ben Bay Mikrop. (Sağ elin baş parmağı sallanır.)
Ne istiyorsun?
Seni hasta etmeye geldim.
Yoo...Beni hasta edemezsin. (Sol elin işaret parmağı sallanır.)
Bol bol uyudum, dengeli beslendim
Spor yaptım, yıkandım, aşı da oldum.
Mikrop, ’’Ben gidiyorum’’der. (Sağ elin baş parmağı sallanır.)
O sırada çocuğun annesi sabunlu suyla temizlik yapıyormuş
Mikrobun ayağı kaymış yuvarlanmış (İki el birlikte hareket ettirilerek yuvarlanma hareketi yapılır.)
Kendini kapının dışında bulmuş.

Gezi-Gözlem Etkinliği
Çocuklarla okulun bölümleri, bahçe ve çevresi gezilerek incelenir.Çocuklar okul personeli ile tanıştırılır ve çocuklara okul personelinin görevleri açıklanır. Gezi sonunda çocuklarla gözlemlenenler hakkında konuşulur.
Oyun Etkinliği- “Çizgiyi Takip Et”
Öğretmen çocuklara oyunu anlatır.Ardından sınıfın ortasına düz bir çizgi çizer. Çocuklardan sınıfın ortasına çizilen düz çizgi üzerinde; dışarı çıkmadan dikkatlice yürümelerini ister. Çocuk çizgi dışına çıktığında öğretmen destekler... Tüm çocuklar çizgide yürüyene dek oyuna devam edilir. İkinci veya üçüncü yürüme hızlı yapılır (Öğretmen çocukla birlikte yürüyerek eliyle ya da sözel yönergelerle destek verebilir.).
Drama – İsmini Söyle
Çocuklar yere daire biçiminde otururlar ve öğretmen çocuklardan birinin eline top verir ve çocuk kendi adını söyleyerek topu istediği bir arkadaşına yuvarlar.Topu alan çocuk da kendi adını söyleyerek topu başka bir arkadaşına yuvarlar ve dramaya sınıftaki tüm çocukların adları söyleninceye kadar devam edilir.
Drama - Mutluluğumuzu İfade Edelim
Öğretmen mutluluğu ifade eden çeşitli kartlar hazırlar. Çocuklar ikişerli olarak eşleşirler.Eşlerden biri gelerek bir kart seçer ve kartta ne olduğunu davranışlarıyla eşine anlatmaya çalışır. Eşi ise bu davranışlardan yola çıkarak eşini mutlu eden şeyin ne olduğunu bulmaya çalışır. Çalışma karşılıklı olarak eşler arasında dönüşümle sürdürülür.
Küçük Yıldız Okula Başlıyor
Küçük yıldız çok heyecanlıdır. Çünkü o gün ilk defa okula gidecektir. Annesinin elini sıkı sıkı tutar. Annesiyle beraber okula gelir. Okula geldiğinde onu güler yüzlü bir öğretmen karşılar. Artık ilk öğretmeniyle tanışmıştır. Küçük yıldız öğretmeninin güler yüzünü görünce mutlu olur. O gün okulda çok güzel vakit geçirir, yeni bilgiler öğrenir. Sevinçle eve döner. Annesi de evde onun dönmesini beklemektedir. (H. Azman)
Mutlu ve mutsuz daire çomak kuklalarıyla “Mutlu Daireler Ülkesi” adlı hikâye anlatılır.
Bir varmış, bir yokmuş. Mutlu Daireler Ülkesi ile mutsuz daireler ülkesi varmış. Mutlu daireler ülkesinin daireleri hep gülüyor, mutsuz daireler ülkesinin daireleri hep üzgün üzgün dolaşıyormuş. Bir gün mutsuz daireler ülkesinden bir daire “Şu mutlu daireler ülkesine gidip bir bakayım. Biz mutsuzken onlar neden mutlu?” demiş ve mutlu daireler ülkesine gitmiş. Ülkeyi baştan sona gezmiş. Daha sonra anlamış bu dairelerin neden mutlu olduğunu. Ülkesine dönüp, arkadaşlarına gördüklerini anlatmış. “Arkadaşlar, gittim gördüm ki mutlu daireler ülkesindeki daireler, birbirleriyle her şeylerini paylaşıyor. Paylaştıkça da mutlu oluyorlar. Sevdikleri şeyleri sırasıyla kullanıyorlar. Birbirlerini iteklemiyorlar. Bir daire, başka bir dairenin hoşlanmayacağı şeyi söylemiyor. Yardıma ihtiyacı olan dairelere diğerleri yardım ediyor. Ama ne yazık ki biz şimdiye kadar böyle yapmadık. Bundan sonra biz de mutlu daireler ülkesindekiler gibi davranalım. Anlattıklarımı uygulayalım, tamam mı?” demiş. Bütün mutsuz daireler “Tamam.”demiş. Tamam demeleriyle de kendilerini biraz mutlu hissetmişler. Arkadaşlarının anlattıklarını yaptıkça da mutlulukları artmış. Artık onlar da mutlu daireler ülkesi olmuş. (H. AZMAN)
TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ - DRAMA
Çocuklara çeşitli sorular yöneltilerek günlük yaşamdaki kurallardan bahsedilir. Daha sonra “Lütfen” adlı tekerleme söylenir.
Lütfen

Lütfen beni dinleyin,
Sakın olmaz demeyin.
Size bir tek sözüm var,
Lütfen onu iyi öğrenin.
Yumuşacık söylenir,
Duyanları sevindirir.
Bir şeyler isterken,
Lütfen demeden istemeyin.
(E. KARAKAYA)

OYUN ETKİNLİĞİ
“Okulun yakınında neler var?” adlı oyun oynanır. Çocuklara “Okulun yakınında ne var?” Okulun yanında, karşısında ne var?” vb. sorular sorularak okulun çevresinde neler olduğu kavratılmaya çalışılır. Sonra “Tık tık. Kim o?” adlı oyun oynanır. Çocuklar daire olur. Bir çocuk ortaya geçer. “Tık tık” der. Diğerleri “Kim o?” deyince çocuk adını söyler. Sonra aralarında “Ne istiyorsun?” “Oynamak”, “Kiminle?” “Ayşe ile” şeklinde bir konuşma geçer. İsmi söylenen öğrenci ile ortadaki öğrenci yorulana kadar zıplarlar.
SANAT ETKİNLİĞİ
Çocuklara gazete, dergi vb. verilir. Büyük parçalar kopararak yuvarlamaları istenir. Bir poşetin içine doldurulur. Poşet sıkıca bağlanır. Birkaç poşetin içine daha parçalar konulur, büyükçe bir top hâline getirilir.
TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ
Çocuklar kukla köşesine alınır. “Döne döne” adlı tekerleme söylenir.
Döne Döne

Döne döne dönelim.
Biz okula gidelim,
Okulda eğlenip,
Bilgiler öğrenelim.
Sevimli Kedi Anaokulunda
Sevimli Kedi ve ailesi kasabaya yeni taşınmıştı. Annesi onu, kasabadaki okula kayıt ettirmişti. Diğer çocuklar okula başlayalı birkaç hafta olmuştu. Ama o, çok çalışıp onlara yetişecekti. Okula başlayacağı için Sevimli Kedi çok heyecanlıydı. Nihayet sabah olmuştu. Sevimli Kedi kahvaltısını yaptıktan sonra okula gitmek için hazırlandı. Annesi ile beraber okula gitmek üzere yola çıktılar. Kim bilir ne kadar çok arkadaşı olacaktı? Çok mutluydu. Annesi onu öğretmeni ile tanıştırdıktan sonra eve döndü. Sevimli Kedi de derse katıldı. Sınıfta bir çok arkadaşı vardı, ama kimse onun yanına gelmiyordu. Sevimli Kedi bir kenarda oturup onları izlemeye başladı. Arkadaşları oyuna dalmıştı. O yüzden sevimli kedinin yalnız kaldığını fark edememişlerdi. Pembe Tavşan bir ara ona doğru baktı ve Sevimli Kedinin üzgün olduğunu fark etti. Hemen onun yanına gitti. Daha sonra …
Öyküyü çocukların tamamlaması istenir.

FEN VE DOĞA ÇALIŞMALARI
Kalın bir peçeteye kırmızı keçeli kalemle büyük bir nokta çizilir. “Kırmızı nokta çok yalnızmış. Bardakta da su damlaları varmış. Kırmızı noktayı yanlarına çağırmışlar. Kırmızı nokta çok sevinmiş. Birlikte oyun oynamışlar, karışmışlar.” denilerek peçetenin boyalı kısmı suya batırılır ve kırmızı boyanın su içindeki dağılışı gözlenir. Sebepleri ve gözlem sonuçları hakkında konuşulur
MÜZİK - OYUN ETKİNLİĞİ
“Kırmızı Balık” adlı oyun oynanır.
Kırmızı Balık

Kırmızı balık gölde,
Kıvrıla kıvrıla yüzüyor.
Balıkçı Hasan geliyor,
Oltasını atıyor.
Kırmızı balık dinle,
Sakın yemi yeme.
Balıkçı seni tutacak,
Sepetine atacak.
Kırmızı balık kaç kaç.

Çocuklar arasından bir kırmızı balık, bir de balıkçı Hasan seçilir. Diğer çocuklar sınıfın ortasında halka olurlar. Halkanın ortasında kırmızı balık durur. Halkanın dışında balıkçı Hasan durur. Oyunun şarkısı söylenir. “Kırmızı balık kaç” bölümünde kırmızı balık halkadan çıkar, halkanın etrafında koşar, kaçar. Balıkçı Hasan da onu yakalamaya çalışır. Kırmızı balık yakalanmadan halkanın içine girerse oyunu kazanır. Oyunu kazanan çocuk alkışlanır.

OKUMA - YAZMAYA HAZIRLIK ÇALIŞMALARI
“Hep kırmızıdır elbiselerim
Ben bu rengi pek çok severim
Bayrağımı cicim çok sevdiğim için
Hep kırmızıdır elbiselerim.” denilerek halka şeklinde yere oturulur. Birkaç kez şarkı tekrar edilir. Daha sonra çocuklara sıra ile söz hakkı verilir. Çocuklar ayağa kalkıp “Benim tşörtüm kırmızı” vb. cümleler kurarak giysilerindeki kırmızı renkleri gösterirler.
OYUN ETKİNLİĞİ
Çocuklarla beraber “Büyük Küçük” adlı oyun oynanır. Öğretmen “Büyük” dediğinde çocuklar ayakta dururlar. “Küçük” dediğinde ise çömelirler. Şaşıran çocuklar oyundan çıkarlar. Daha sonra çocuklarla “Merhaba - Hoşça Kal” adlı oyun oynanır. Çocuklar müzik eşliğinde odada serbestçe dolaşır. Müzik kesildiğinde, her çocuk “Merhaba” diyerek en yakınındaki çocuğun elini sıkar. Ardından “Hoşça kal” diyerek el sallama hareketi yapılır. Diğer çocuk da aynı şekilde karşılık verir. Müzik tekrar başladığında çocuklar sınıfta gezmeye başlar.
TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ - DRAMA – FEN VE DOĞA ETKİNLİĞİ
Karagöz ve Hacivat kuklalarıyla; dinlemenin önemiyle ilgili bir kukla gösterisi yapılır.
(Karagöz Hacivat’a arkasını dönmüş bir şekilde tutulur.)
Hacivat: Karagöz’üm buraya gelirken ne oldu biliyor musun?
Karagöz: Hayır, Hacivat bilmiyorum.
Hacivat: Dinle de anlatayım.
Karagöz: Dinliyorum, anlat bakalım. Çok merak ettim.
Hacivat: İyi ama Karagöz’üm bana arkanı dönmüşsün. Ben konuşurken yüzüme bakmıyorsun ki. Ben de beni dinlemediğini düşünüyorum. O zaman da canım anlatmak istemiyor.
Karagöz: Seni dinlediğimi göstermek için sana bakmam mı gerekiyor?
Hacivat: Tabiî ki Karagöz’üm. Ben konuşurken bana bakıp arada bir kafanı sallaman, sözümü kesmemen beni dinlediğini gösterir.
(Karagöz Hacivat’a doğru döner.)
Karagöz: Anlat Hacicavcav dinliyorum seni.
Hacivat: Sana gelmek için yola çıkmıştım ki…
Karagöz: Ya Hacicavcav, yarın seninle pikniğe gidelim mi?
Hacivat: Karagöz sözümü bitirmemi neden engelliyorsun? Daha anlatacakların bitmedi ki. Sana beni dinle demiştim.
Karagöz: Özür dilerim, haklısın sözünü kesmemeliydim. Dinliyorum, anlat bakalım.
Hacivat: Buraya gelirken Bakkal Şükrü ile karşılaştım. Bu akşam arkadaşlar ona gidecekmiş. Bizi de davet etti. Gidelim mi, ne dersin?
Karagöz: Olur, Hacicavcav tabii gidelim.
(Karagöz ve Hacivat kuklaları birbirine sarılarak sahneden çıkar.)
(H. AZMAN)
Sonra anlatılan metin hakkında çocuklarla konuşulur. İsteyen çocuklar da kukla gösterisi yapar.
TÜRKÇE DİL ETKİNLİĞİ
“Temizlik” adlı şiir söylenir.
Temizlik

Sabah erken kalkar,
Yüzümü yıkarım.
Ellerimi sabunlar,
Kahvaltımı yaparım.
Dişlerimi fırçalar, saçlarımı tararım.
Okuluma giderken,
Etrafa mutluluk saçarım.

Ardından “Küçük Yeşil Sabun” adlı hikâye anlatılır. Hikâye yarıda kesilir. Çocuklardan tamamlamaları istenir. Sonra da dramatize edilir.
Küçük Yeşil Sabun
Küçük yeşil sabun bu günlerde çok üzgündü. Çünkü onu hiç kimse kullanmıyordu. Oysa yeşil sabun, evin küçük kızı Merve ellerini yıkasın diye satın alınmıştı. Merve önceleri yemekten önce ve sonra ellerini düzenli yıkıyordu. Küçük yeşil sabun da bir işe yaradığını düşünerek mutlu oluyordu. Ama son zamanlarda Merve ellerini yıkamadan yemek masasına oturmaya başlamıştı. Annesi uyarınca da hemen aceleyle ellerini ıslatıp dönüyordu. O gün de aynı şey oldu. Merve aceleyle ellerini suda yıkadı, banyodan tam çıkacaktı ki bir ağlama sesi duydu. Etrafına baktı. Küçük yeşil sabunu gördü. Merve şaşırdı, küçük yeşil sabun ağlıyordu. Bir sabun neden ağlayabilirdi ki? Merve küçük sabunun yanına giderek: “Neden ağlıyorsun?” diye sordu. Küçük sabun: “Annen beni, senin kullanman için aldı. Sen ilk zamanlar yemekten önce ve sonra, beni kullanarak ellerini yıkıyordun. Ben de buna çok seviniyordum. Benden boncuk boncuk köpükler çıkartıyordun. Ellerin tertemiz oluyordu. Ama artık beni kullanmıyorsun. Unuttun beni.” dedi. Merve küçük sabunun söylediklerini düşündü. Daha sonra…Öğretmen öykünün sonunu çocukların tamamlamasını ister.
(H. AZMAN)

OYUN ETKİNLİĞİ
Çocuklarla beraber “İnsanların Hâlleri” adlı oyun oynanır. Öğretmen çocuklara çeşitli yönergeler verir. Çocuklar da bunlara uyar. Şaşıran çocuklar oyundan çıkar. Örneğin; mutlu-mutsuz insan öykünmesi, kızgın insan öykünmesi, neşeli insan öykünmesi yapılır.
Çocukların ilgisine göre oyunun süresine karar verilir.
TÜRKÇE DİL - DRAMA ETKİNLİĞİ
Çocuklar minderlere otururlar. “Kitap” adlı parmak oyunu oynanır.
Kitap
Aldım elime kitabı, (Eline kitap alma hareketi)
Açtım kapağını. (Açma hareketi yapılır.)
Merakla okudum içini, (Okuma hareketi yapılır.)
Öğrendim bir bir, (Sağ el işaret parmağı ile sol el parmakları sayılır.)
Doğruları gerçekleri. (Baş üzerinde ellerle daire çizilir.)
Çocuklar kitaplıktan birer kitap seçerler. Herkes belli bir süre aldığı kitabı inceler. Daha sonra; anlatmak isteyenler, inceledikleri kitabın hikâyesini anlatırlar. Çocuklar öğretmenleriyle birlikte sınıftaki kitapları inceler. Tamire ihtiyacı olan kitapların yırtık yerleri yapıştırılır. Sonra öğretmen “Çocuklar kitaplar bizim için çok önemlidir. Kitaplar bize bilmediğimizi öğretir, görmediğimizi gösterir. Bu yüzden de kitapları kullanırken dikkat etmeli, onları yıpratmamalıyız. Sayfalarını yavaş çevirmeli, buruşturup yırtmamalıyız.” diyerek kitapları nasıl kullanmaları gerektiği konusunda bilgi verir. Daha sonra “Herkes kendini bir kitap olarak hayal etsin.” der ve çocuklara tek tek ne kitabı olduklarını sorar. Çocukların cevaplarından sonra:
– Çocukların sizi nasıl kullanmasını istiyorsunuz?
– Ortalıkta bırakıldığınız zaman ne hissediyorsunuz?
– Sayfalarınız yırtılır ya da buruşturulursa ne hissedersiniz? vb. sorular sorulur.
 
Geri
Üst