Anneliğin bir kadına kattıkları...

gulden81

Yeni Üye
Üye
Anneliğin bir kadına kattıkları...
Bir kadın için anne olmak yaşam boyu deneyimlenen en büyük değişimdir. Yaşamda karşılaştığımız her büyük değişiklik gibi anne olmak da fikir ve inanışlarımızda, yakınlarımızla ilişkilerimizde ve kendimizde belirli etkiler yaratır. Bunun dışında, hormonal değişimler ve hamilelikle başlayan bedensel farklılaşma da bir kadının kimlik algısını çeşitli şekillerde etkiler.

Anne olmakla beraber gelen tüm bu değişimler, çocuksuz bir kadının çocuklu bir kadın olmasıyla yaşadığı muhteşem dönüşümü anlatır.

Farkındalıklarınız Artar…

Fikir ve inanışlarınızdaki değişim hamilelik, doğum süreci ve annelik yolculuğu boyunca devam eder. Bir kadın hamile kaldığında hamilelik süreci ve çocuk sahibi olmakla ilgili fikirlerini yeniden değerlendirmeye başlar. Ailesinden, arkadaşlarından ve profesyonellerden edindiği bilgileri birleştirir. Amaç, bebeğinin kendisi için anlamını keşfetmek ve hamilelik sürecini sağlıklı bir şekilde tamamlamaktır.

Zaman ilerledikçe de çocuk yetiştirme, çocuk gelişimi ve iyi bir anne çocuk ilişkisi kurmanın yolları gibi konular odak noktanız olmaya başlar. Artık öğrendiklerinizi uygulamaya dökme ve çocuğunuzla yaşadığınız güzel deneyimlerden keyif alma zamanıdır. Dışarıdan edindiğiniz her yeni bilgi ve çocuğunuzla olan ilişkinizden öğrendiğiniz her yeni şey, önceden sahip olduğunuz fikir ve inanışlarınıza etki eder.

Bazen eski fikirlerinizi tamamen yanlış olduğunu görür onları bırakırsınız, bazen de eski düşüncelerinizin doğru taraflarını fark eder üzerine şimdiki bilgilerinizi ekleyerek yeni yaklaşımlar oluşturursunuz. Annelik, özellikle hamilelik sürecinde, kişisel fikir ve inanışların gözden geçirilmesine neden olduğu için birçok kadının kendini daha iyi tanımasına yardımcı olan ve kişisel farkındalığı arttıran bir deneyimdir.

Bağımsız Bir Birey Olmanızı Sağlar!

Anne olmanın getirdiği kazanımlardan bir diğeri de kendi anne babanızdan bağımsız bir birey olduğunuzu daha önceden hiç yaşamadığınız bir şekilde yaşama fırsatı sunmasıdır. Anneliğe geçiş yapan bir kadının bir çocuğa annelik yapmaya yeterli olduğunu hissedebilmesi çok önemlidir. Bunu hissedebilmesi için de kendi anne babasından bağımsızlaşmayı başarması gerekir.

Burada bağımsızlaşma derken kastedilen şey tamamen tek başına olmak ya da yalnız kalmak demek değildir. Bağımsızlaşma kişinin, başkalarıyla yakın ve duygusal bağ kurabiliyor ve bundan keyif alıyor olmasının yanında kendinden sorumlu olabilmesi, başkalarından bağımsız şekilde kendi kararını verebilmesi ve kendine güçlü şekilde inanması demektir. Çoğu insan ebeveyninden bağımsız bir birey oluşunu en çok kendisi anne baba olduğunda deneyimler. Ne kadar başarılı, kendi ayakları üzerinde durabilen, uzun zamandır evli ve bağımsız bir insan olursanız olun bir çocuk sahibi olmadan önce, anne babanızla ilişkinizde kendinizi yeterince ortaya koyma fırsatınız olmayabilir.

Bir çocuğunuz olduğunda ise iş başında olan ve sorumluluğu taşıyan taraf artık sizsinizdir. Annelik rolünü almanız benlik gelişiminiz adına çok büyük bir adımdır.

Daha Net Kararlar Alırsınız!

Anne olmak bir kadının içindeki güçlü ve duyarlı kadını ortaya çıkarır. Anne olmak pek çok kadın için çocuğuna en iyisini verebilme konusunda güçlü bir motivasyon oluşturur. İşte bu anneliğin kutlanması gereken en önemli boyutudur. Annelik motivasyonu tüm yaşamınıza yansıyan, hayata dört elle tutunmanızı teşvik eden daha önceden belki de hiç deneyimlemediğiniz oldukça güçlü bir duygudur.

Bir çocuk yetiştirmenin, ona iyiyi ve doğruyu göstermenin, kendisi adına doğru seçimler yapabilmesi ve hayatta başarılı olabilmesi için ona destek olmanın yaşamınıza kattığı anlam, çocuksuz bir kadınken yaşanması pek de mümkün olmayan bir tatmindir. Anne olmak bir kadının hayata karşı duruşunu çoğu zaman daha sağlam yapar. Mesela, iş hayatında kalmak ya da çalışmamayı seçmek gibi yaşamı her yönüyle etkileyen önemli kararlarda anne olmuş bir kadın daha nettir. İçinde bulunulan şartlar dahilinde çocuğunun maddi ihtiyaçlarının öncelikli olduğunu düşünen pek çok anne kariyerine emin adımlarla devam eder.

Farklı şartlardaki bir çocuk için ise annenin çocuğun yanında kalması maddi ihtiyaçlardan daha önemli olabilir. O zaman da çoğu anne, çekinmeden çocuğunun yanında olabileceği şekilde hayatını yeniden düzenler. Elbette ki her seçimde anne, çocuğun ihtiyaçlarıyla kendininkileri dengeleyebilmeli, kendi isteklerini asla ikinci planda bırakmamalıdır. İyi bir çocuk yetiştirmek de hayattaki her şey gibi dengelerin iyi kurulması ile mümkündür. Kendini tamamen çocuğuna adamış, kendi ihtiyaçlarını görmezden gelen bir kadının da mutlu olması ve çocuğuna en iyisini verebilmesi mümkün değildir.

Çocuk sahibi olduktan sonra hayatındaki ihtiyaçlar dengesini iyi şekilde oturtmuş pek çok kadının hayata karşı daha güvenli, adımlarını daha sağlam atan, özgüveni ve kendisine verdiği değer daha yüksek kadınlar olduğu görülür. Bu durum, anneliğin kadınlara hem içgüdüsel olarak getirdiği hem de annelik yolcuğu boyunca deneyimlerle kazandırdığı yepyeni bir özelliktir.







Hamile Store Blog || Anneliğin Bir Kadına Kattıkları
 
Geri
Üst