M
Misafir
Forum Okuru
Bir Genç Kızın Gizli Defteri
serra noyan gerçek mi serra noyan ve özgür ve oktay ın hayatı
''Onlar Erdi Muradına''
"Bir Genç Kızın Gizli Defteri,
"Arkadaşlar Arasında,
"Kendi Ayakları Üzerinde,
"İşte Hayat,
ve
"Şimdi Düğün Zamanı"...
Yazıları gençlik üzerine yoğunlaşan çok değerli yazarlarımızdan İpek Ongun'un biz gençlere hediye ettiği bir seri. Bu seri, Serra Noyan isimli bir kızın ilkoldan evlililik zamanına kadar yaşadığı herşeyi anlatan günlüktü. Ama öyle sıradan bir günlük değildi. Daha 8-9 yaşlarında olan bir çocuğun kaldıramayacağı zorluklara nasıl göğüs gerdiğini, ilk aşkını ve daha sonra üniversite aşkını hayal kırıklıklarıyla bulan ve sonunda hiç ummadığı biriyle evlenen bir kızın çok çarpıcı hikayesiydi...
Evet Efendim... Şimdi kalkıp sizlere serinin ilk başından bu yana yaşanılanları anlatmayacağım. Serinin son serisi 'Şimdi Düğün Zamanı'nda yine gençlere verilen ince fakat önemli mesajları ileteceğim. "Çok hassas, ince düşünen ve narin bir yapıya sahip olan Serra kızımız, bir önceki kitabında üniversite yıllarından bu yana çıktığı Oktay isimli bir genç ile nihayet nişanlanmışır. Özgür isimli genç bir avukat bir barışık bir kırgın süren bu ilişkide Serra'ya her zaman destek olur. Bunu geçmeden de edemeyeceğim. Çünkü Özgür, Serra'nın Ankara'da oturan babaannesinin en yakın arkadaşı Safiye Hanım'ın torunu. Ve bir zamanlar Serra'nın babaannesi, Özgür ile torununun mürrüvetini görmeyi çok istemişti. Fakat kader Serra'yı Özgür ile değil Oktay ile biraraya getirmişti.
Bu arada Serra'nın lise yıllarından bu yana dost olduğu arkadaşlarını ise unutmamak gerek. Hepsi teker teker evlenmiş ve hayata adım atmışlardı. Herkes Serra'nın da mutlu bir beraberlik yapmasını istiyorlardı.
Üniversitenin ardından nişanlanan Serra ile Oktay'ın nişanlılık dönemi iki yıla yaklaştığında ise tam evlilik kararı alır. Bu karar ise Serra'nın dedesinin 'Artık şuna ilişkiyi resmileştirin' demesiyle alınır. Ve tabiki Serra için asıl işkence bundan sonra başlar. Aslında Serra o kadar ince düşünen ve o kadar de mükemmel bir kız ki, her zaman sağlam adımlar atmak ister. Oktay ise bunun tam tersine henüz olgunlaşamamış biri. Yedi yıldan bu yana süren ilişkileri tam evlilik ile sona erecekken Oktay'ın aldırmaz tavırları Serra'ya iki seçenek sunar. Sevdiği için Oktay ile zoraki de olsa evlenecek ve mutsuz bir evlilik yapacaktı ya da en kısa sürede deliler gibi sevdiği Oktay'ından ayrılacaktı. İçinde fırtınalar kopararak ikinci kararı alan Serra'nın hayatı ise bir şekilde düzene girmeye başlar. O zaman ise imdadına yeni Özgür yetişir... Yedi senelik bir beraberliğin acısını her zaman olduğu gibi Özgür'e anlatarak yenmeye çalışır. Hatta Özgür, O'nun için o kadar önemli olur ki Serra'nın dedesi bir gece yarısı fenalaştığında ilk haber verilen ve yardımı istenilen kişi ise yine kendisidir... Hastane ile başlayan bu süreçte artık herkes Özgür'ü tanır ve birbirleriyle yakıştırmaya başlarlar. Alınan onca büyük kararlardan sonra Özgür'ün Serra'ya etmiş olduğu evlilik teklifi, Serra'ya yeni bir hayata adım atmasını sağlar ve bu seride bu şekilde noktalanır" Ne diyelim... Onlar ermiş muradına ... Darısı sevenlerinde başına...
''Onlar Erdi Muradına''
"Bir Genç Kızın Gizli Defteri,
"Arkadaşlar Arasında,
"Kendi Ayakları Üzerinde,
"İşte Hayat,
ve
"Şimdi Düğün Zamanı"...
Yazıları gençlik üzerine yoğunlaşan çok değerli yazarlarımızdan İpek Ongun'un biz gençlere hediye ettiği bir seri. Bu seri, Serra Noyan isimli bir kızın ilkoldan evlililik zamanına kadar yaşadığı herşeyi anlatan günlüktü. Ama öyle sıradan bir günlük değildi. Daha 8-9 yaşlarında olan bir çocuğun kaldıramayacağı zorluklara nasıl göğüs gerdiğini, ilk aşkını ve daha sonra üniversite aşkını hayal kırıklıklarıyla bulan ve sonunda hiç ummadığı biriyle evlenen bir kızın çok çarpıcı hikayesiydi...
Evet Efendim... Şimdi kalkıp sizlere serinin ilk başından bu yana yaşanılanları anlatmayacağım. Serinin son serisi 'Şimdi Düğün Zamanı'nda yine gençlere verilen ince fakat önemli mesajları ileteceğim. "Çok hassas, ince düşünen ve narin bir yapıya sahip olan Serra kızımız, bir önceki kitabında üniversite yıllarından bu yana çıktığı Oktay isimli bir genç ile nihayet nişanlanmışır. Özgür isimli genç bir avukat bir barışık bir kırgın süren bu ilişkide Serra'ya her zaman destek olur. Bunu geçmeden de edemeyeceğim. Çünkü Özgür, Serra'nın Ankara'da oturan babaannesinin en yakın arkadaşı Safiye Hanım'ın torunu. Ve bir zamanlar Serra'nın babaannesi, Özgür ile torununun mürrüvetini görmeyi çok istemişti. Fakat kader Serra'yı Özgür ile değil Oktay ile biraraya getirmişti.
Bu arada Serra'nın lise yıllarından bu yana dost olduğu arkadaşlarını ise unutmamak gerek. Hepsi teker teker evlenmiş ve hayata adım atmışlardı. Herkes Serra'nın da mutlu bir beraberlik yapmasını istiyorlardı.
Üniversitenin ardından nişanlanan Serra ile Oktay'ın nişanlılık dönemi iki yıla yaklaştığında ise tam evlilik kararı alır. Bu karar ise Serra'nın dedesinin 'Artık şuna ilişkiyi resmileştirin' demesiyle alınır. Ve tabiki Serra için asıl işkence bundan sonra başlar. Aslında Serra o kadar ince düşünen ve o kadar de mükemmel bir kız ki, her zaman sağlam adımlar atmak ister. Oktay ise bunun tam tersine henüz olgunlaşamamış biri. Yedi yıldan bu yana süren ilişkileri tam evlilik ile sona erecekken Oktay'ın aldırmaz tavırları Serra'ya iki seçenek sunar. Sevdiği için Oktay ile zoraki de olsa evlenecek ve mutsuz bir evlilik yapacaktı ya da en kısa sürede deliler gibi sevdiği Oktay'ından ayrılacaktı. İçinde fırtınalar kopararak ikinci kararı alan Serra'nın hayatı ise bir şekilde düzene girmeye başlar. O zaman ise imdadına yeni Özgür yetişir... Yedi senelik bir beraberliğin acısını her zaman olduğu gibi Özgür'e anlatarak yenmeye çalışır. Hatta Özgür, O'nun için o kadar önemli olur ki Serra'nın dedesi bir gece yarısı fenalaştığında ilk haber verilen ve yardımı istenilen kişi ise yine kendisidir... Hastane ile başlayan bu süreçte artık herkes Özgür'ü tanır ve birbirleriyle yakıştırmaya başlarlar. Alınan onca büyük kararlardan sonra Özgür'ün Serra'ya etmiş olduğu evlilik teklifi, Serra'ya yeni bir hayata adım atmasını sağlar ve bu seride bu şekilde noktalanır" Ne diyelim... Onlar ermiş muradına ... Darısı sevenlerinde başına...