Helal Rızkın faydaları.

  • Konbuyu başlatan İslami Yazar
  • Başlangıç tarihi
İ

İslami Yazar

Forum Okuru
Helal Rızkın faydaları.
Sonsuz kerem sahibi olan Cenab-u Rabbül, hudutsuz rahmetiyle , her canlının rızkını vermeyi teminatı Rabbanisi altına almış bulunmaktadır. Mümin ve kafir , akıllı ve akılsız faydalı ve zararlı canlıların tamamı Cenabı Hakkın sofrasından yiyip içmek ve rızkını temin etmektedir.


Rızık ; Cenabı Hakkın mahlukata gıdalanmaları için verdiği ve onlarında yediği şeylere denir.



Rızkın faydaları.jpg



Rububiyyetiyle alemleri ihata eden Rabbimiz, otlarda ve ağaçlarda ilahi kimyahaneler kurup, rengarenk çeşit çeşit nimetler yaratmış ve helal olmak şartı ile onlardan istifade etmemize izin vermiştir.


Yeşermiş ve meyvelerle yüklü bir ağaca bakıp ta düşündüğümüz vakit , bir çekirdekte gizli kabiliyetin topraktaki feyizle birleşince nice sırların zuhura geldiğini müşahede ederiz, bu renk bu koku ve bu tat nasıl olmakta , klorofille karışan karbon zehiri nasıl şekere dönmektedir.bu nasıl bir laboratuvar, bu ne kadar yüce bir kudret,bu ne Kerim Mabud,bu ne yüce Rezzak. Bir çekirdeğe bir ağacın heyet ve heybetini sığdıran Cenabı Hak kullarının rızıkları için kurduğu ilahi fabrikalardan sessiz , gürültüsüz ücretsiz olarak nice nimetler ikram etmektedir. Rüzgarlarla sallanan dallar sanki bize el sallayarak gel bizi yede şükür secdesine kapan demektedir.

Bütün canlılar nasıl rızıklanır?

Bu kadar geniş rızık sofrası ile Cenabı Hak bütün canlıları doyurup yaşatmaktadır. Sabahleyin yuvasından kursağı boş olarak çıkan bir kuş , doymuş olarak geri dönmektedir. Karlarla örtülü muhitlerin mahlukatı da doyup yaşamakta ve Rezzak-ı Hakim olan Allah, dağ başındaki ahuyu yuvadaki yavruyu rızıksız bırakmamaktadır. Cenabı Hak biz kullarına mealen şöyle buyurmaktadır. “Yerde yürüyen hiçbir canlı hariç olmamak üzere rızıkları Allah’ın üstünedir. Onların duracak yerlerini de , emanet edilen yerlerini de O bilir , bunların hepsi (ve bütün halleri) o apaçık kitaptadır


Bu ilahi beyan ve sofray-ı rahman karşısında insan , artık helali bırakıp asla harama tenezzül etmemelidir. Hileli yollara sapmamalıdır. Ömrü son bulan insanı ölüm nasıl bulursa rızıkta onu arar bulur


.Peygamber Efendimiz buyuruyor ki “ Biriniz rızkından kaçsa bile ,ölümün ona yetiştiği gibi rızık da kendisine ulaşır.”

Kişi rızkını yemeden ölürmü?

Bir insanın rızkını yemeden ölmesi , veya başkasının gelip onun rızkını yemesi tasavvur olunamaz. Hakikat böyle olunca bir mümin ne için kötü yola ve fena vasıtalara baş vurarak temiz rızkını kirletsin? Ne için helal olan rızkını harama çevirsin? Halbuki Allahu Teala rızkımızı helal yoldan kazanmayı emretmiştir ve haram yollara sapmamızı yasaklamıştır. Bu mevzuyla alakalı bir Hadisi Şerifde Peygamber Efendimiz “Ey insanlar, hiç şüphe yok ki, zenginlik meta ve servet çokluğundan değildir. Fakat (hakiki) zenginlik,nefsin zenginliği (olan gönül tokluğu)dur. Aziz ve Celil olan Allah,kuluna,onun için takdir olunan rızkı muhakkak verir. O halde rızkı talepte güzel (hareket) edin helal olanı alın, haram olanı terkedin.” buyurmaktadır.

Selam ve dua ile.
 
Kul fena yollara saparsa Allahda rızkını o yollardan verir haram yediği içinde kul mesuliyet altında kalmış olur rızık insana iki yoldan verilir ;1.Çalışıp gayret sarf etmeden ziyafet ve hediye olarak yediklerimiz ve miras yoluyla elde ettiğimiz şeyler gibi 2. Çalışıp didinmek suretiyle ekseriyetle kazandığımız rızıklar gibi. Bir mümin rızkını hangi yoldan elde edeceğini peşinen ve kati olarak bilemez. Şayet Allahu Tealanın takdirinde ayrılmış olan rızık ,çalışmaksızın gelecek rızık cinsinden ise ,çalışmak tevekkülden efdaldir demek hatadır. Çalışmak suretiyle elde edilecek rızıklardan ise çalışmayı terk etmek efdaldir demek yine yanlıştır. O halde en doğru hareket ,hem çalışmalı hem de tevekkülü terk etmemelidir. Rızık yolunda esbaba tevessül ve Allaha tevekkül ederek yürümelidir.
 
Her mümin rızkını kazanmakta haramdan çekinmelidir. Haram insanın dünya ve ahirette felaketine sebebdir. Bunun içindir ki Allahu teala bir Ayeti Kerimesinde biz kullarına mealen şöyle buyurmaktadır; “Ey insanlar yerdeki şeylerden helal ve temiz olmak şartı ile yeyin şeytanın adımlarına uymayın çünkü o size hakiki apaçık bir düşmandır.


Bu Ayeti Kerimesiyle Hak Teala biz kullarına yer yüzündeki nimetlerden faydalanmamıza müsaade buyururken helal ve temiz olmasına da işaret buyurmuştur. Hem dini hem de vicdani bakımdan bir mahzuru bulunmayan şeylerden yememizi emretmiştir. Farz olan ibadetlerden sonra üzerimizde en büyük farz helal rızık aramaktır. Bir Hadisi Şerif de buyrulmaktadır ki “Helal rızık istemek her müslümana vacibdir.”
 
Haram olan bir rızık , duamızın red olunmasına , kalbimizin kararmasına , ibadetlerimiz kabul olunmamasına , sebebdir.haramdan gıda ve kuvvet alan kimsenin dua ve yalvarması Allahu tealanın hoşuna gitmez ve duası mahalli icabete ulaşamaz. Sad bin Ebi Vakkas Hazretleri Peygamber Efendimizden “Duası makbul olan kimselerden olmak için dua istemişti.” Resulü Ekrem Efendimiz buyurdular ki “ Ey Sad yediğini ( helal ve) temiz yeki duası makbul kişilerden olursun. Canım (kudret) elinde bulunan (Allah)a yemin olsun ki, bir kul, midesinin içine bir lokma haram atacak olsa kırk gün hiçbir ameli kabul olunmaz hangi kulun eti haramdan gıdalandıysa ateş on (u arıtmaya)a daha layıktır


Hal böyle olunca yiyip içmek hayatın gayesi değil yaşamanın vasıtasıdır. Yani yemek için yaşamıyor. Yaşamak için yiyoruz. Bu itibarla menfaati, yiyip içmeyi hayatın gayesi haline getirmemelidir. Çok olup haram olacağına az olsun helal ve temiz olsun.

“zikrin hayırlısı gizli yapılanı , rızkın hayırlısı ihtiyaca yetenidir.”
 
Geri
Üst