Isparta Şehir Tanıtımı

Isparta Valisi

valim.jpg


1946 yılında Trabzon ili Akçaabat İlçesinde doğdu. 1970 yılında İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldu.
Avukatlık stajını tamaladıktan sonra 1973 yılında Trabzon Valiliğinde Kaymakam Adayı olarak göreve başladı. Sırasıyla; Çamlıhemşin, Hekimhan, Altınözü, Karlıova, Çan Kaymakamlıkları, Mardin Vali Yardımcılığı, Perşembe, Söke, Eyüp Kaymakamlıklığı görevinde bulundu. 27.09.1993 tarihinde atandığı Iğdır Valiliği görevini yaklaşık 6 yıl yürüttükten sonra 08.10.1999 tarihinde Merkez Valiliğinde görevlendirildi. 25.08.2004 tarihinde başlamış olduğu Şanlıurfa Valiliği görevinden 30.12.2005 tarihli Bakanlar Kurulu Kararı ile Isparta Valiliğine atandı.
Amerika'da (1) yıl süre ile mesleki bilgi ve gözlem çalışmalarında bulundu. Orta derecede ingilizce bilmekte olup, İkisi kız (3) çocuk babasıdır.​
 
ısparta müzeleri

Isparta Müzesi (Merkez)

00067395.jpg
Isparta Müzesi ilk kez Isparta Halkevi’nde 1935 yılında çalışmalarına başlamıştır. Halkevi binasının bir odası müze salonu olarak düzenlenmiş, yöreden toplanan arkeolojik eserler burada sergilenmiştir. 1950 yılından sonra halkevlerinin kapatılması ile birlikte buradaki eserler depolara kaldırılmıştır. Bu arada eserlerin bir kısmı zamanla kaybolmuş, kısmen de zarar görmüştür.

Uzun süre müzesiz kalan Isparta’da yeni bir müzenin yapımı için 1971 yılında temel atılmış ve 1984 yılında da bina tamamlanmıştır. Isparta Müzesi 8 Mart 1985’te Etnoğrafya Müzesi olarak açılmış, buna 1989 yılında küçük bir bölüm halinde arkeoloji bölümü eklenmiştir. Bundan sonra 1999-2003 yıllarında müzenin teşhir ve tanzim çalışmaları yapılmış, Isparta ve yöresinden elde edilen halıların da sergilenmesi ile birlikte yeni salonlar düzenlenmiştir. Günümüzde müzedeki eser sayısı 17.000’e yaklaşmıştır.

Müzenin belli başlı eserleri arasında Aksu ilçesinde Timbriada Sofular ve Senitli Yaylasından elde edilen Pisidia mezar taşlarının küçük boyutlu örnekleri, Atabey İlçesi Göndürle I Höyüğü Mezarlığında yapılan kurtarma kazıları sonucunda ortaya çıkarılan İlk Tunç Çağ Mezarlığı’na ait (MÖ 3000-2000) bir kesit 5 adet küp mezar, Aksu Zindan Mağarası önünden getirilen Eurymedon heykeli, Perge ekolünden mermer heykeller ile Senirkent Yassıören’den elde edilen Geç Arkaik Dönem Greko-Pers (MÖ 530-510) mezar steli sergilenmektedir. Bunların yanı sıra Göndürle Küp Mezarlarının içinden çıkan gaga ağızlı testiler, ağırşaklar, taş baltalar, idoller ve bronz yüzükler, küpeler, iğneler gibi takılar onları tamamlamaktadır.

00067396.jpg
Isparta Müzesinde MÖ.VIII.-IV.yüzyıllara tarihlendirilen pişmiş toprak eserler, Helenistik ve Roma dönemlerine tarihlendirilen pişmiş toprak kaplar, kandiller ve figürinler teşhir edilmektedir. Özellikle terrakotalar, seramikler ve Güneykent Kalburcu mevkiinden çıkan geniş tabaklar, Ana Tanrıça heykelleri, Roma dönemi cam eserleri, Eğirdir definesi başta olmak üzere çeşitli dönemlere tarihlenen sikkeler de yer almaktadır. Bunlar arasında Abbasî, Sasanî, Büveyhoğulları, Selçuklu, Memluk, İlhanlı ve Timurlara, Bizans, Venediklilere ait sikkeler de bulunmaktadır.

Müzenin Etnoğrafya bölümünde aydınlatma araçları, giysiler, işlemeler, takılar, saat ve köstekleri, tesbihler, ağızlıklar, kaplar, kahve kültürü ile ilgili malzemeler, ölçü ve tartı aletleri, silahlar ve topak ev sergilenmektedir.

Müzede son olarak açılan halı bölümünde Isparta çevresine ait yöresel halılar (XIX.-XX.yüzyıl), kilimler, cicimler, zililer (XIX.-XX.yüzyıl), Uşak, Aksaray, Ladik (Konya), Karapınar, Kırşehir, Yuntdağı, Yağcıbedir-Bergama, Çanakkale, Döşemealtı halıları (XVI.yüzyılın sonu,XX.yüzyılın ilk yarısı); hurç, yastık yüzü, çuval, eğer örtüsü, heybe, torba, kolan, halı tezgahı, kilim tezgahı ve dokuma aletleri sergilenmektedir.

Müzenin bahçesinde de Sidemara lahit parçaları, Yassıören mezar stelleri ve ostotek örnekleri ile Pisidia Bölgesi mezar taşı örnekleriyle mimari parçalar, Grekçe kitabeler, İslam dönemi mezar taşları sergilenmektedir.


Kenan Evren Caddesi No:107
Tel 0246) 218 34 37
Fax 0246) 223 94 03


Yalvaç Müzesi (Yalvaç)

Yalvaç Müzesi kurulmadan önce 1947 yılında yöreden toplanan arkeolojik ve etnoğrafik eserler bir depoda bir araya getirilmiştir. Yalvaç Müzesinin yapımına 1963 yılında başlanmış ve müze yeni binasında 1966 yılında ziyarete açılmıştır.

Müzenin Prehistorik eserler bölümünde, Yalvaç yöresinden toplanan ve ilçeye 19 km. uzaklıkta bulunan Çam Harman (Köstük) Höyükten elde edilen Eski Tunç Çağı’na ait pişmiş topraktan rhytonlar, vazolar, testiler, kulplu kaseler ve çeşitli kaplar bulunmaktadır. Ayrıca Göller Bölgesine özgü çanak çömlekler, pişmiş topraktan insan ve hayvan figürleri, mermer idoller, taş el baltaları, kemik aletler ile farklı dönemlere ait mühürler sergilenmektedir. Tokmacık’ta yapılan bir araştırma kazısı sırasında meydana çıkarılan ve dokuz, on milyon yıl öncesine tarihlendirilen çeşitli hayvan fosilleri de müzenin koleksiyonları arasındadır.
Bu eserlerin yanı sıra, Klasik Çağdan Bizans Çağına kadar olan değişik devreleri içeren vazolar, içki kapları, mezar buluntuları, Antiocheia ve Men Kutsal Alanı’nda bulunmuş, Roma Çağına ait pişmiş toprak, mermer ve bronz tanrı ve tanrıça heykelcikleri, hayvan figürleri, adak kitabeleri, yağ kandilleri, cam koku şişeleri, bilezikler, değerli taşlardan yapılmış yüzük kaşları, madeni yüzükler Bizans Çağı’na ait takılar da müzenin önemli eserleridir. Yalvaç Müzesinde değişik dönemlere ait altın, gümüş ve bronz gibi sikke koleksiyonları da bulunmaktadır.

Müzenin etnoğrafik eserler bölümünde ise; altın, gümüş ve sedef kakmalı tabancalar, tüfekler, kılıç, kama, ok, yay gibi silahlar zırh ve miğferler, el örgüsü yün çoraplar, renkli peşkir, uçkur ve havlular, cepken, ceket, üç etek, kadife ve sim sırma işlemeli bindallılar, altın gümüş gibi çeşitli takılar bulunmaktadır.

Müze bahçesinde, Klasik Çağ’dan itibaren Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait mezar stelleri, lahitler, ostotekler, sunaklar, yazıtlar, heykeller ve mil taşları sergilenmektedir.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
ısparta hamamları

Yeni Hamam (Merkez)

Isparta’da bulunan Yeni Hamamını Sav Köylü Hacı Ahmet Ağa XVII.yüzyıl Osmanlı hamam planları tipinde yaptırmıştır. Mimarı belli değildir. Hamamın yapımı ile ilgili 1697 tarihli vakfiyesi bulunmaktadır. Hamamın yapımına 1689 yılında başlanmış, 1693 yılında da tamamlanmıştır.

Osmanlı mimarisindeki çifte hamam plan düzeninde olup, kadın ve erkekler bölümü birbirine bitişik olarak aynı planda yapılmıştır. Soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelmiştir. Moloz taş ve kesme taştan yapılan hamamın her bölümünün üzeri kubbelerle örtülmüştür. Sıcaklık kısmındaki eyvanlarla halvet oluşturulmuştur. Her iki bölümün de su depoları ve ısıtma tesisleri aynıdır.

Günümüze iyi bir durumda gelmiş olan hamam, İlin en büyük hamamlarından birisidir.


Bey Hamamı (Merkez)

Isparta Hükümet Konağı yakınında, Ulu Cami’nin doğusunda yer alan Bey hamamı’nın ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Mimari yapısından XVIII.yüzyılın ilk yarısında yaptırıldığı sanılmaktadır. Ayrıca hamamda kullanılan suyun başlangıçta yakınındaki bir çaydan alındığı, daha sonra bir çeşmede toplandığı kayıtlardan öğrenilmiştir. Daha sonra hamamın suyu Amine Hatun isimli biri tarafından Andık deresi’nden getirtilerek hamamdan önceki su kanallarına bakılması ve onarılması koşulu ile hamam sahiplerine bırakıldığı 1728 tarihli bir senetten öğrenilmektedir.

Hamam soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden oluşmuştur. Üzeri basık bir kubbe ile örtülmüştür. Hamamın duvarları moloz taş ve tuğladan örülmüştür.

Isparta il merkezinde Osmanlı döneminde yapılmış Karaağaç Mahallesi’ndeki Karaağaç Hamamı, Sülübey Hamamı, Sarıkadı Hamamı, Yenice Mahallesi Hamamı ile Ali Köyü Hamamı ve Büyük Gökçeli Hamamı bulunmaktadır.


Roma Hamamı (Yalvaç)

Isparta Yalvaç ilçesinde bulunan Roma dönemine ait olan hamam arazi konumuna uygun biçimde yapılmış, bu nedenle de dikdörtgen planı düzgün bir şekil göstermemektedir.

MS.I.-II.yüzyılda, Roma döneminde yapılmış olan hamamın biri palaestra, diğeri de hamam olmak üzere iki ayrı bölümü bulunmaktadır. Bunlardan palaestra hamamın önünde olup, üç taraftan bir avlu etrafında revaklarla çevrilmiştir. Palaestranın avlusu 20.00x20.00 m. ölçüsünde olup, revaklarla birlikte toplam ölçüsü 37.00x29.00 m.dir. Palaestranın taban döşemesi ile ilgili olarak kazı çalışmaları devam ettiğinden bu konuda tam bir bilgi bulunmamaktadır. Bununla beraber zeminin taş ve mozaik döşeli olduğu sanılmaktadır.

Roma hamamı palaestra ile bir bütünlük oluşturmaktadır. Roma hamamlarında olduğu gibi bu hamam da Frigidarium (soğukluk), Tepidarium (ılıklık), Caldarium (sıcaklık) bölümlerinden meydana gelmiştir. Bunun dışında soyunma yerleri (Apoditerium), su tesisleri, külhan ve depolar da onları tamamlamaktadır. Hamamın yapımında blok halinde kesme taşlar kullanılmıştır.


Eski Hamam (Yalvaç)

Isparta Yalvaç ilçesi Kaç Mahallesi’nde bulunan hamamın kitabesi bulunmadığı gibi kaynaklarda da ismine rastlanamamıştır. Bu bakımdan hamamın hangi tarihte ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Bununla birlikte yapı üslubundan XVII.yüzyılın ikinci yarısında yapıldığı sanılmaktadır.

Moloz taş ve tuğladan yapılmış olan hamam soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık kısımlarından meydana gelmiştir. Ayrıca su depoları ile külhan bölümleri de onları tamamlamaktadır. Hamamın üst örtüsü basık kubbedir.


Yeni Hamam (Yalvaç)

Isparta Yalvaç ilçesinde bulunan Yeni Hamamın ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı bilinmemektedir. Mimari yapısından XIX.yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Ancak çeşitli dönemlerde yapılan onarımlarla mimari özelliğini büyük ölçüde yitirmiştir.

Moloz taştan yapılan bu hamam soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelmiştir. Üzeri basık kubbe ile örtülmüştür.


Karabey Hamamı (Uluborlu)

Isparta Uluborlu ilçesinde, günümüzde terk edilmiş olan eski Uluborlu’da bulunan bu hamam, 1278 tarihinde Uluborlu’nun fethinde büyük yararlılıkları görülen Karabey tarafından yaptırılmıştır.

Hamam moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olarak yapılmıştır. Günümüze harap bir durumda gelen hamamın soyunmalık yerlerinin duvar kalıntıları ayakta durmaktadır. Bunun yanı sıra soğukluğun kare planlı ve üzerinin de pandantifli bir kubbe ile örtülü olduğu anlaşılmaktadır. Soğukluğun sağ ve solunda odalar sıralanmıştır.Halvet kısmının üç tarafı eyvanlarla çevrilmiştir. Orta eyvan sivri kemerlere oturan pandantifli bir kubbe ile örtülüdür. Bunun dışında kalan bölümler çapraz tonozludur. Hamamın arkasında da ocak ve su depoları bulunmaktadır
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Isparta Köprüleri

Roma (Zindan)Köprüsü (Aksu)

Isparta, Aksu ilçesinin 2 km. kuzeydoğusundaki Köprüçay (Eurymedon) Deresi üzerinde bulunmaktadır.

Tek kemerli, yuvarlak gözlü köprünün kilit taşı üzerinde sakallı bir büst bulunmaktadır. Bu tür büstler koruyucu tılsım olarak Roma köprülerinde sık sık kullanılmıştır. Köprünün yan tarafında dereye inen bir de merdiven bulunmaktadır.




Roma Köprüsü (Eğirdir)

Isparta Eğirdir ilçesinde, Eğirdir’in doğusunda bulunan bu köprü MS.II.yüzyılda Romalılar tarafından yapılmıştır.

Kesme köfeki taştan yuvarlak kemerli olan köprünün kilit taşı üzerinde sakallı bir mask bulunmaktadır. Bu maskın koruyucu bir tılsım olarak buraya konulduğu sanılmaktadır. Nitekim Sakarya’daki Sangarios Roma köprüsünde de böyle bir mask bulunmaktadır.

Köprü günümüze iyi bir durumda gelebilmiştir.


Barla Osmanlı Köprüleri (Eğirdir)

Isparta Eğirdir ilçesi’nde barla Deresi üzerinde Osmanlı döneminde, XVI.-XVII.yüzyılda iki ayrı köprü yapılmıştır. Bu köprüler sivri kemerli olup, düzgün kesme taş bloklardan yapılmış, boşlukları moloz taşla doldurulmuştur. Geçiş yoluna da düzgün taşlar kaplanmıştır.

Köprüler günümüzde kullanılmaktadır.


Afşar Köprüsü (Gelendost)

Isparta Gelendost ilçesi, Afşar Köyü’nde bulunan bu köprünün Selçuklular döneminden kaldığı ileri sürülmektedir.

Kesme köfeki taşından yapılan köprü, yuvarlak kemerli olup, günümüzde de kullanılmaktadır.


Çandır Köprüsü (Sütçüler)

Isparta, Sütçüler ilçesinin Çandır Köyü’nde bulunan bu köprü Romalılar zamanında yapılmış, daha sonra Selçuklular zamanında da kullanılmıştır.

Günümüzde Karacaören barajının suları altında kalan köprü, 65 m. uzunluğunda ve 5 m. genişliğinde, yuvarlak kemerli idi.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Ne Yenir?

Isparta'nın ünlü, geleneksel tandır kebabının tadına merkezde çeşitli restoranlarda da bakılabilir. Eğirdir her türlü su ürününü lezzetli bir şekilde hizmete sunan bir ilçemizdir. Burada yapılan Sazan Dolmasının tadına doyum olmaz.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
neyi ile meşhur

Kovada Gölü Milli Parkı

Isparta Gülü,

El Dokuması Isparta Halıları,

Eğirdir gölü

Gölcük Gölü
Tire_0088.jpg

Isparta Elması,

Yazılı Kanyon Milli Parkı,

Pınargözü Mağarası,

Davraz Dağı Kayak Merkezi
6_ANA.jpg
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Coğrafi Konum

Coğrafi Konum Isparta ili, Akdeniz Bölgesi’nin kuzeyinde yer alan Göller bölgesinde yer almaktadır. İl, 300 20’ ve 310 33’ doğu boylamları ile 370 18’ ve 380 30’ kuzey enlemleri arasında bulunmaktadır. 8.933 km2’lik yüzölçümüne sahip olan Isparta ili, kuzey ve kuzeybatıdan Afyon ilinin Sultandağı, Çay, Şuhut, Dinar ve Dazkırı, batıdan ve güneybatıdan Burdur ilinin Merkez, Ağlasun ve Bucak, güneyden Antalya ilinin Serik ve Manavgat, doğu ve güneydoğudan ise Konya ilinin Akşehir, Doğanhisar ve Beyşehir ilçeleri ile çevrilmiştir (Şekil 1). Rakımı ortalama 1050 metredir.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
ıspartada spor un tarihi

Ispartada Sporun Tarihi Isparta’da M.Ö. 400 yıllarında önemli spor faaliyetlerinin yapıldığı tespit edilmiştir. Psidia şehirlerinden birisi olan Apollonia (Uluborlu) ilk spor çalışmalarının yapıldığı yer olarak bilinmektedir. Burada her 4 yılda bir spor yarışmaları düzenlendiği ve yarışmaların 6 branş üzerinden yapıldığı kaydedilmektedir. Yarışmalar taş atma, yumruklaşma (Boks), insanlar ve atlar arası koşular, yüksek ve uzun atlamalar, vahşi hayvanlarla boğuşma ve güreş dallarında yapılmaktaydı.

Uluborlu’da güreşin tarihi bir spor olduğu M.S.200 yılında kale kapısına bitişik taş üzerine konulan yazıtlardan anlaşılmaktadır. Yazıtlara göre Avrillos Efimos adında bir şahsın spor yöneticisi olup, güreş yaptırdığı belirtilmektedir. Güreşin kutsal inançlarla yapıldığı ve düzenlenmediği takdirde kentin başına felaket geleceğine olan inanç, günümüzde de devam etmektedir. Uluborlu yağlı güreşleri ulusal takvime alınmış ve her yıl büyük bir katılımla sürdürülmektedir. Isparta’da sporun çok eskilere dayandığına dair diğer bir kanıt da Bülbül Çeşmesi’nde M.S.150 yılına ait bir taşta çeşitli sporları gösteren figürler ve yazılardır.

Yakın tarihlere kadar zengin düğünlerinde güreşler yapıldığı ve özellikle de Uluborlu, Gelendost yöresinin ön planda olduğu bilinmektedir. Isparta yöresinde yetişen pehlivanlardan bazıları şunlardır: Yakupoğlu Hüseyin Pehlivan, Otuzbiroğlu Mehmet Pehlivan, Kelpaşa İbrahim Pehlivan, İbisenoğlu İbrahim Pehlivan, Ali Osman İbrahim Pehlivan, Arap Rıza Pehlivan, Hasan Bozbey Pehlivan, Cemal Pehlivan, Abdullah Pehlivan, Şakir Pehlivan.

Isparta’da ciddi olarak spor çalışmalarının 1930’lu yıllarda başladığı görülmektedir. 1931 yılında biri nahiyede, ikisi kazalarda, ikisi de merkezde olmak üzere 5 spor kulübünün olduğu bilinmektedir. Karaağaç-Altuğ Spor Kulübü 1931 yılında kurulmuş olup, renkleri siyah beyazdır. Bu dönemde Gelendost nahiyesinde Gelendostspor kurulmuştur. 1927 yılında faaliyete geçen Akıncılar Kulübü sarı kırmızı renkleri ile, 1931'de kurulan Ispartaspor kulübü de sarı-lacivert renkleriyle futbol, basketbol, atletizm branşlarında faaliyetlerini sürdürmüşlerdir.

Isparta’da sporun gelişmesinde olduğu kadar futbolun yaygınlaşması ve gelişmesinde 1940 yılında kurulan ve bölgenin en eski kulüplerinden biri olan Isparta Merkez Gençlik Kulübünün de önemli katkısı olmuştur. Daha sonra kurulan Karagücüspor, Gülspor, Doğanspor, Esnafspor, Emrespor Keçiborluspor, Eğirdirspor, Atabeyspor ve Gönenspor gibi kulüplerinin kurulması ile birlikte Isparta’da spor hayatına renk gelmiştir. Düzenlenen futbol, atletizm, basketbol, voleybol, avcılık ve güreş dallarındaki yarışmalarda başarılı sonuçlar elde edilmiştir.

Isparta’da spor alanındaki hızlı gelişmeler 1960’lı yıllardan sonra kendisini hissettirmeye başlamıştır. Özellikle son 10 yıl içerisinde spor tesislerinin artması sonucunda sporun geniş kitlelere yayılması, faaliyetlere katılımın üst düzeylere çıkmasını sağlamıştır. Özellikle yaz spor okullarına ve okullar arası sportif faaliyetlere olan ilgi bu dönemlerde artmıştır. İl çeşitli branşlarda her yıl Türkiye şampiyonalarına ev sahipliği yapmaktadır. 6-18 yaş grubundaki çocuk ve gençlere yönelik yaz spor okullarına katılım son derece fazladır. 18 branşta açılan kurslarda sporculara branşların temel eğitimi verilmektedir. Kabiliyetli sporcular okul ve kulüp takımlarına lisansiye edilmekte, dolayısı ile okul-aile-kulüp üçgeni içerisinde yetişmeleri sağlanmaktadır. Ayrıca gençlerin boş zamanlarını aktif şekilde değerlendirebilmeleri, arkadaşlık duygularını artırmaları ve yeni beceriler kazanabilmeleri için Gençlik Merkezi bünyesinde satranç, bilardo, halk oyunları ve izcilik faaliyetleri sürdürülmektedir. Son yıllarda minik, yıldız ve gençler kategorilerinde atletizm, halter, yelken, okçuluk gibi ferdi spor dallarında milli takım kamplarına sporcuların davet edilmesi gelecek açısından önem arzetmektedir.

Isparta ilinin yükseklik ve iklim özellikleri açısından ideal bir kamp merkezi durumunda olması ve her yıl profesyonel - amatör takımların sezon öncesi hazırlıklarını ilde sürdürmeleri, Isparta’nın bir spor merkezi olabileceğini göstermektedir. Kış sporları için Davras Kayak Merkezi, su sporları ve doğa sporları için Eğirdir ve Kovada gölleri ile Köprüçay önemli spor merkezleri olmaya adaydır.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Isparta Sporunda İz Bırakanlar

Isparta Sporunda İz Bırakanlar İlde düzenli ve sistemli spor çalışmaları 1934 yılında kurulan Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüğü’nün kurulmasıyla başlamıştır. Önceki yıllarda sportif faaliyetler spora gönül veren kişiler tarafından ya da halkevleri tarafından organize edilmeye çalışılmıştır. Bu çalışmalar daha çok futbol, basketbol, voleybol, kayak, tenis ve bisiklet dallarında olmuştur. Bu dönemlerde zaman zaman yabancılarla da temasların olduğu bilinmektedir. Beden Terbiyesi Bölge Müdürlüğü uzun yıllar fahri görev yapan kişiler tarafından yürütülmüş ve bu sebeple de o yıllarda fazla yatırım yapılamamıştır.

Cumhuriyetin ilanı ile birlikte her alanda olduğu gibi spor alanında da büyük atılımlar yapılmıştır. Isparta’da yakın tarihimizde sporun gelişmesinde büyük çabalar harcayan ve ileride saygıyla anılacak kişileri de hatırlamakta yarar vardır. Bu düşünceyle Isparta sporunda iz bırakanlardan bazıları şunlardır:

1. Tahsin Bilginer: Merkez Gençlik Spor yöneticisi, Avcılık Kulübü Başkanı, kayak sporunu Isparta’da ilk yapan ve öğreten ayrıca tenis sporunu Isparta’ya getiren kişi olarak hatırlanmaktadır.

2. Adnan Demirtaş: Ortaokul jimnastik öğretmeni.

3. Naci Algı: Erkek Sanat Okulu jimnastik öğretmeni.

4. Vedii Tandoğan: Ortaokul jimnastik öğretmeni.

5. Ahmet Sağtürk (Ak Amat): Futbolcu, avcı.

6. Osman Altıntürk (Kasap Osman): Futbolcu.

7. Mustafa Oral (Göden mustuk) : Futbolcu.

8. Mustafa Coşkuntürk: Futbolcu, voleybolcu.

9. Mehmet Çimendere: Atlet, futbolcu ve futbol hakemi.

10. Kemal Kaya (Tren Kemal): Atlet.

11. Mehmet Otru (Çöp Mehmet): Atlet, futbolcu.

12. Adnan Comakoğlu: Isparta da ilk milli futbol hakemi.

13. Macit Sarıdana: Milli ve FİFA hakemi.

14. Şemi Aktopuk: Eğridir Lisesi beden eğitimi öğretmeni. Dağcılık,yüzme branşları ile uğraşmış ve araştırmacı yönüyle tanınmaktadır.

15. İbrahim Aktuna: Yöneticilik, futbolculuk, hakemlik ve A.S.K.F. İl Başkanlığı yapmıştır.

16. Cevdet Ergören: Futbolcu, yönetici.

17. Mehmet Çaltı: Ispartaspor kurucu başkanı,antrenör, futbol hakemi.

18. Hasan Tabak: Futbolcu, antrenör, hakem.

19. İbrahim Parlar: Yönetici.

20. Abdulkadir Parmaksız( Damas): Futbolcu, antrenör.

21. İrfan Yardımcı : Spor yazarı, hakem, antrenör.

22. Hilmi Eren: Beden eğitimi öğretmeni, atlet.

23. Uğur Sağtürk: Futbolcu, antrenör.

24. Tarık Söyleyici: Futbolcu, antrenör.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Geri
Üst