Mevlana'nın Hazreti Şems'e yazdığı şiir ve hikayesi

SadmiN

♥ Evli Mutlu Çocuklu ♥
Yönetici
Mevlana'nın Hazreti Şems'e yazdığı şiir ve hikayesi
mevlana şems hikayesi mevlana şiirleri mevlananın şiirleri etme şiiri şems
Mevlânâ,Şems ile Konya'da buluştuğu zaman tamamıyle kemale ermiş bir şahsiyetti.

Şems, Mevlanâ'ya ayna oldu. Mevlânâ,Şems'in aynasında gördüğü kendi eşssiz güzelline hayran oldu. Diğer bir ifadeyle Mevlânâ,gönlündeki Allah aşkını Şems'te yaşattı. Mevlânâ'nın Şems'e olan sevgisi,Allah'a olan aşkının ölçüsüdür.

Çünkü Mevlânâ,Şems'te Allah cemalinin parlak tecellilerini görüyordu.Mevl'anâ açılmak üzere olan bir güldü. Şems ona bir nesim oldu. Mevlânâ bir aşk şarabı idi,Şems ona kadeh oldu. Mevlânâ zaten büyüktü,Şems onda bir gidiş,bir neşve değişikliği yaptı.Mevlânâ ile Şems üzerine söz tükenmez.
Son söz olarak şöyle söyleyelim,Şems Mevlânâ'yı ateşledi,ama karşısında öyle bir volkan tutuştu ki,alevleri içinde kendi de yandı.

ŞEMS-İ TEBRİZİ HAZRETLERİ'NİN KONYA'DAN AYRILIŞI


Şems ile buluşan Mevlânâ,artık vartini Şems'in sohpetlerine hasretmiş,Şems'in nurlarına gömülüp gitmiş,artık bambaşka bir aleme girmişti.Şems'in cazibesinden yana yana dönüyor,ilahi aşkla kendinden geçercesine Sema ediyordu.Bu iki dostun sohpetlerindeki mukaddes sırrı idraktan aciz olanlar,ileri geri konuşmaya başladılar.Neticede Şems,incindi ve Mevlânâ'nın yalvarmalarına rağmen Konya'dan şama gitti.(14 mart 1246 perşembe)

HAZRETİ ŞEMS'İN KONYA'YA DÖNÜŞÜ


Şems'in ayrılığından derin bir ızdıraba düşen Mevlânâ,manzum olarak yazdığı güzel bir mektubu,Sultan Veled'in başkanlığını yaptığı bir kafileyle Şam'a,Şems'e gönderdi.Sultan Veled kafilesiyle Şam'a vardı,Şems'i buldu ve babasının davet mektubunu,hediyelerle birlikte saygıyla Şems'e sundu.Şems,''Muhammedi tavırlı ve ahlaklı Mevlânâ'nın aezusu kafidir.Onun sözünden ve işaretinden nasıl çıkabilir''diyerek,Mevlânâ'nın davetine icabet etti ve 1247'de Sultan Veled'in kafilesiyle,Konya'ya döndü.

HAZRETİ ŞEMS'İN KAYBOLUŞU


Şems'in Konya'ya gelişine herkez sevindi.Mevlânâ'da hasretin sıkıntılarından kurtuldu.Artık Şemsin şerefine ziyafetler verildi,sema meclisleri tertip edildi.Fakat huzurla,muhabbetle,dostluk içinde süren günler pek fazla sürmedi,dedikodular ve can sıkısı durumlar yeniden başladı.Şems, o dedikoducu topluluğun yine kinle dolduğunu,gönüllerinden sevginin uçup gittiğini,akıllarının nefislerine esir olduğunu anladı ve kendisini ortadan kaldırmaya çaşıltıklarını bildi,Sultan Veled'e dediki:Gördün ya azgınlıkta yine birleştiler.Doğru yolu göstermekte,bilginlikte eşi olmayan Mevlânâ'nın huzurundan beni ayırmak,uzaklaştırmak,sonra da sevinmek istiyorlar.Bu sefer öylesine gideceğim ki hiç kimse benim nerede olduğumu bilmeyecek.Aramaktan herkez acze düşecek,kimse benden bir nişan bile bulamayacak.Böylece bir çok yıllar geçecek de kimse benim izimi tozumu göremeyecek.''İşte Sultan Veled'e böyle yakınan Şems,1247-1248 tarihinde Konya'dan aniden gidip kayboldu.Şems'in kaybolmasından sonra Mevlânâ herkezden onun haberini soruyordu.kim onun hakkında aslı esası olamayan bir haber bile verse ve Şems'i falan yerde gördüm dese bir müjde için sarığını ve hırkasını vererek şükranelerde bulunuyordu.Bir gün bir adam,Şems'i Şam'da gördüm diye bir haber verdi.Mevlânâ buna tarif edilemeyecek şekilde sevindi ve o adama üstünde nesi varsa bağışladı.Dostlarından birisi,bu haber yalandır,o Şems'i görmemiştir dediğinde Mevlânâ şu cevabı vermiştir.''Evet onun verdiği bu yalan haber üzerine üzerimde ne varsa verdim.Eğer,doğru haber verseydi,canımı bile verirdim.''

HAZRET-İ MEVLANA'NIN ŞEMS-İ TEBRİZİ HAZRETLERİNİ ARAMAK İÇİN ŞAM'A GİDİŞİ


Mevlana,Şems'i çok aradı,onun ayrılığı gönülleri yakan,sızlatan nice şiirler söyledi.Onu aramak için iki kere Şam'a gitti.Yine Şems'i bulamadı.Bu iki son seyehatin tarihleri kesin olarak bilinmemekle birlikte,büyük bir ihtimalle 1248-1250 yılları arasında olduğu söylenebilir.Sultan Veled'in ifadesiyle Mevlana,Şam'da sret bakımından Tebrizli Şems'i bulamadı ama,mana yönünden onu,kendisinde buldu.Ay gibi kendi varlığında beliren Şems'i,kendi gördü ve dediki:''Beden bakımından ondan ayrıyım ama,bedensiz ve cansız her ikimizde bir nuruz.Ey arayan kişi!İster onu gör,ister beni.O'yum O'da ben.''


(Karınca kitap evinin,türk klasikleri/öykü başlığı adı altında yayımlanan Mesneviden Seçmeler isimli kitabından alıntıdır.)


Allah dostu bu iki büyük zat, ayrı düşmüşlerdi... Hazreti Mevlana'nın Çıkan dedikodularla Konya'dan ayrılan
Hz. Şems'e yazdığı şiir buda arkadaşlarım.

ETME

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun etme
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun etme

Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı
Hangi hasta gönüllüyü kasdediyorsun etme

Çalma bizi bizden bizi gitme o ellere doğru
Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun etme

Ey ay felek harab olmuş alt üst olmuş senin için
Bizi öyle harab öyle alt üst ediyorsun etme

Ey makamı var ve yokun üzerinde olan kişi
Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun etme

Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan
Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun etme

Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan
Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun etme

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme

Ey cennetin cehennemin elinde olduğu kişi
Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun etme

Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize
O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun etme

Bizi sevindiriyorsun huzurumuz kaçar öyle
Huzurumu bozuyorsun sen mavediyorsun etme

Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun etme

İsyan et ey arkadaşım söz söyleyecek an değil
aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun etme


Mevlana Celaleddin Rumi

YILMAZ ERDOĞAN'IN SÖYLEDİĞİ BU ŞİİRİN VİDEOSUNU SEYRETMEK İSTİYORSANIZ LÜTFEN TIKLAYIN
 
Cevap: Mevlana'nın Hazreti Şems'e yazdığı şiir ve hikayesi

Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun etme!!!

Şirin her sözü insanı kendinden utandırıyor şimdiki zamanda bu sözlerin altından kalkılmıyor acaba o zamanda bu zatlara o köü damgayı vuranlar nasıl cüret etmişler nasıl hesap vermişlerdir....Allah gani gani rahmet eylesin !!!
 
Cevap: Mevlana'nın Hazreti Şems'e yazdığı şiir ve hikayesi

İnsanlar her zaman diliminde, konuşurlar iyiliklerin güzelliklerin arkasından... Hiç düşünmeden, hesap vereceğim diye...

En güzel cümleler dizini "Aşk"'tan çıkar arkadaşlarım.... Birisine olan aşk, acı çekmek... Mevlana Allah Dostu Şems için yazmış... Her insanın bam teline dokunur bu dizeler. Rahmet eylesin Yaradan...

Yorumun için ayrıca teşekkürler...
 
harika

mevlana'nın etme şiiri benim yıl sonunda okuyacağım bir şiir.ilk başlarda manasını anlayamamıştım.birine yazıldığı belliydi ama kime onu bilmek istiyordum.bugün bu konuyla ilgili bir şeylere bakarken buldum.gerçekten harika bir şiir artık
 
Son düzenleme:
Yurduna saldIran DÜSMANI dost edinen EVLIYALASTIRILMIS adam.

mevlana gercek bir hak asığıdır!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
 
Son düzenleme:
Tarihini bilmez kendini bilmez birde gelmiş ahkam keser

ey efendı sana dıyorum belkı bu cumlenın anlamını anlayabılıcek kapasıtedesındır sen kı tarıhını bılmıyorsun dınınıde mı bılmıyorsun mevlana ılk sems hazretlerının yanına gıttıgınde efendım neden benı sectınız dıye sordugunda sems hazretlerı su cevabı vermıstır cunku sen ne mal ne mulk ne de para ıstedın ılah-ı ask arıyordun demıstır .KIsaca anlatmaya calıstım bu konu daha detaylıdır sız belkı bunuda anlayamazsınız dıye sızın dılınızle anlatıyorum MEVLANA hazretlerı mal mulk para ıstemıyorsa sızce ılah-ı ask arayan adamın senınle ne ısı olur benımle ne ısı olur kaldıkı mogollarla ısı olucak akıl beyınde duren bırsey degıldır arada kullanınızda paslanmasın lutfen kusurum varsa affola .Okumakla ınsan-ı kamıl olunur sız daha ınsan olamamıssınız kaldıkı kamıl olucaksınız tek ogudum cok okuyun az konusun hele bılmeden nefes kapısı dudaklarınızı acmayınız lutfen
 
Son düzenleme:
Etme Şiiri' ni farsça dan Türkçeye çeviren Mehmet Şayır Milli Kütüphanede Uzman

Bu şiiri ramiz dayı ve yılmaz erdoğan okudu İnternette tıklama rekoru kırıldı. Mevlana'nın şemse yazdığı bu şiiri farsçadan Türkçeye çevireni asıl tebrik etmek lazım. Bu kişi mütevazi bir filolog. Arapça ve farsçaya böylesine vakıf olan birini ben yeni gördüm. Çoğu insan dil bilir, iyi de bilir fakat ben Mehmet ŞAYIR bey gibisini görmedim. O şiirin kelime anlamının ötesinde ruhuna inebilmiş. Farsçaya o denli hakim olacaksın ki Bir iranlı farsça bilgininden daha fazla farsçayı bileceksin, 700 yıl önceki farsçayı bilceksin ki o anlamı anlayabilesin. Sonra o anlamı Türkçeye taşıyacaksın yani Türkçeyi bileceksin o anlamı türkçeye aynı ruh ile çevireceksin. İşte Mehmet beyi bu inceliği anladığım için takdir ve tebrik ediyorum. Ahmet TEMİZKÖK
 
.....

ahmet ümitin yazdığı babı esrar ı okumanızı tavsiye ederim. mevlana, şems tebrizi, mevlananın manevi kızı kimya, şems in oğlu alaedin, şems cinayeti ile ilgili bütün merak edilenler o kitapta :D
 
Geri
Üst