bitki çaylarına limon sıkmayın
Adaçayı, ıhlamur, kuşburnu gibi bitki çaylarına limon sıkmak, bu çaylardaki şifalı yağları yok ediyor. Nane limon karışımının birlikte kaynatılması yağların erimesini önlediği için şifasını kaybetmiyor. Araştırmacılar, bitkisel çaylara limon ilave edilmemesini tavsiye ediyor.
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Ersin Karabacak, Türkiye'de yetişen adaçayları üzerinde bir araştırma yaptıklarını anlattı. TÜBİTAK'ın destek verdiği araştırmaya Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) görevli Prof. Dr. Musa Doğan ile birlikte yürüttüklerini söyleyen Karabacak, bugüne kadar 95 tür tespit ettiklerini açıkladı.
Adaçayının veya diğer bitki çaylarının şifalı olabilmesi için bünyesinde yağlar olması gerektiğini anlatan Karabacak, "Bitki çayları içindeki yağlar, limonda bulunan asitlerle eriyor. Adaçayı, ıhlamur, kekik, kuşburnu gibi bitkilerde şifa kaynağı olan, kokusunu da aldığımız uçucu yağlardır. Limonda asit olduğuna göre bunların içine sıktığımızda yağların hepsini eritmiş oluyoruz. Bu sonuca göre bitki çayı içtiğini zanneden bir kişi, limonlu sıcak su içmiş oluyor. Bu tür çayların içtikten sonra iyi hissettirmesinin en büyük sebebi ise ılık suyun boğazı rahatlatmasıdır. Nane limon karışımında ise bunlar bir arada kaynatıldığı için yağlar erimiyor." dedi.
Bitki çaylarının faydasının anlatılmakla bitmeyeceğini söyleyen Çanakkale Devlet Hastanesi diyaliz merkezi hekimi Dr. Murat Çetin de özellikle adaçayının kanı temizlediğini ve karaciğer dostu olduğunu kaydetti. Söz konusu çalışmada ortaya konulan tezlere katıldığını belirten Dr. Çetin, "Şifa kaynağı olan yağlarsa, limonun asidi bu yağları yok eder. Halbuki limon sıkılmadan sıkça içilen bitki çayları bedeni güçlendirir, kalp krizi tehlikesini azaltır. Özellikle adaçayı, gece terlemeleri ve diğer aşırı terlemelere lavanta çiçeği dışında yardımcı olabilecek tek bitkidir. Gece terlemesine yol açan hastalığı iyileştirir ve bu hastalıkla el ele giden aşırı güçsüzlüğe, canlandırıcı etkisi sayesinde son verir. " diye konuştu.
kaynak:ZAMAN
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Araştırma Görevlisi Ersin Karabacak, Türkiye'de yetişen adaçayları üzerinde bir araştırma yaptıklarını anlattı. TÜBİTAK'ın destek verdiği araştırmaya Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nde (ODTÜ) görevli Prof. Dr. Musa Doğan ile birlikte yürüttüklerini söyleyen Karabacak, bugüne kadar 95 tür tespit ettiklerini açıkladı.
Adaçayının veya diğer bitki çaylarının şifalı olabilmesi için bünyesinde yağlar olması gerektiğini anlatan Karabacak, "Bitki çayları içindeki yağlar, limonda bulunan asitlerle eriyor. Adaçayı, ıhlamur, kekik, kuşburnu gibi bitkilerde şifa kaynağı olan, kokusunu da aldığımız uçucu yağlardır. Limonda asit olduğuna göre bunların içine sıktığımızda yağların hepsini eritmiş oluyoruz. Bu sonuca göre bitki çayı içtiğini zanneden bir kişi, limonlu sıcak su içmiş oluyor. Bu tür çayların içtikten sonra iyi hissettirmesinin en büyük sebebi ise ılık suyun boğazı rahatlatmasıdır. Nane limon karışımında ise bunlar bir arada kaynatıldığı için yağlar erimiyor." dedi.
Bitki çaylarının faydasının anlatılmakla bitmeyeceğini söyleyen Çanakkale Devlet Hastanesi diyaliz merkezi hekimi Dr. Murat Çetin de özellikle adaçayının kanı temizlediğini ve karaciğer dostu olduğunu kaydetti. Söz konusu çalışmada ortaya konulan tezlere katıldığını belirten Dr. Çetin, "Şifa kaynağı olan yağlarsa, limonun asidi bu yağları yok eder. Halbuki limon sıkılmadan sıkça içilen bitki çayları bedeni güçlendirir, kalp krizi tehlikesini azaltır. Özellikle adaçayı, gece terlemeleri ve diğer aşırı terlemelere lavanta çiçeği dışında yardımcı olabilecek tek bitkidir. Gece terlemesine yol açan hastalığı iyileştirir ve bu hastalıkla el ele giden aşırı güçsüzlüğe, canlandırıcı etkisi sayesinde son verir. " diye konuştu.
kaynak:ZAMAN
