Çocuk Gelişiminde Kritik Yaşlar..!
Çocuk gelişimi fiziksel, zihinsel ve psikolojik birçok farklı özelliği ifade eden bir terimdir. Hamilelik sürecinden, ergenliğe kadar devam eden bu özellikler, birbiri ile ilişkili ve paralel bir seyir izler. Mesela, dil gelişimi, fiziksel ve zihinsel gelişimden bağımsız değildir. Dil gelişimindeki bir bozukluğu incelerken fiziksel ve zihinsel bir aksaklık olup olmadığı test edilir. Dildeki fiziksel bir bozukluk konuşmayı engellediği gibi, çocukta özgüven kaybı, sosyal fobi ve aşağılık duygusu gibi psikolojik sorunlara da yol açabilir.
İlk Kritik Dönem Birinci Yaş
Çocuk bir yaşından sonra, yani yürüme ve konuşma becerisi kazandıktan sonra inatçı davranışlar göstermeye başlar. Anne-babanın dediğinin tersini yapmaktan ve kuralları çiğnemekten zevk alır gibidir. Anne “Yapma!” dedikçe inadına istenmeyen davranışı tekrarlar.
İstenmeyen davranışları tekrarlayan bir çocuğun amacı sizi kızdırmak ve çileden çıkarmak değildir. Çocuğun niyeti koyduğunuz kuralın veya istemediğiniz davranışın ne kadar önemli olduğunu denemektir. Siz aynı olumsuz davranışa aynı tepkiyi gösterdikçe ve taviz vermedikçe çocuk gerçeği kabullenip sınırları zorlamayacaktır.
Çocuk ben merkezci (egosantrik) bir kişiliğe sahiptir. Haz ilkesine göre hareket eder. Herkesin ona hizmet etmesini ve her isteğinin yerine getirilmesini ister. Yoktan anlamaz, isteğinin geri çevrilmesinden veya ertelenmesinden hoşlanmaz. Eğer istediği gerçekte ihtiyacı olan bir şeyse ve temini de mümkün ise anne-baba çocuğu fazla üzmeden ihtiyacını yerine getirmelidir. Çocuktan her şeyi mükemmel yapmasını beklememeli, küçük yanlışlarını görmezden gelmeli, deneme-yanılma yapmasına izin vermeli, başarılı işlerini överek öz güvenini güçlendirmeliyiz.
İstediği şeyin para ve zaman yönünden temini zor ve çocuk için de bu şey gereksiz ise sebebini “İstediğin şeye yetecek kadar paramız yok!” veya “Gecenin bu saatinde bakkal kapalı olduğu için istediğin şeyi alamam!” gibi açıklama yaparak istediği şeyi temin edemeyeceğinizi anlatmanız gerekir. Buna rağmen isteğinin yerine getirilmesi için küser, ağlar, tepinir ve avazının çıktığı kadar bağırabilir. Anne-baba oyuna gelip onu susturmak için isteğini yerine getirdiği zaman çocuk ağlayarak veya tepinerek isteğine kavuşmayı öğrenir ve bunu kullanmaya başlar.
Kimi anne-babalar çocuğun isteklerine ve davranışlarına sınır koymayı “baskı ile büyütme” olarak algılamakta, “Çocuğum benim gibi baskı altında büyümesin!” diye her isteğini yerine getirmekte, her yaramazlığına katlanmakta, farkında olmadan kural tanımayan şımarık ve zorba bir çocuk yetiştirmektedir. İsteklerine sınır konmayan, aile ve toplum kurallarına alıştırılmayan çocuklar dinin emir ve yasaklarını anlamakta ve uymakta güçlük çekerler.
alıntı
İlk Kritik Dönem Birinci Yaş
Çocuk bir yaşından sonra, yani yürüme ve konuşma becerisi kazandıktan sonra inatçı davranışlar göstermeye başlar. Anne-babanın dediğinin tersini yapmaktan ve kuralları çiğnemekten zevk alır gibidir. Anne “Yapma!” dedikçe inadına istenmeyen davranışı tekrarlar.
İstenmeyen davranışları tekrarlayan bir çocuğun amacı sizi kızdırmak ve çileden çıkarmak değildir. Çocuğun niyeti koyduğunuz kuralın veya istemediğiniz davranışın ne kadar önemli olduğunu denemektir. Siz aynı olumsuz davranışa aynı tepkiyi gösterdikçe ve taviz vermedikçe çocuk gerçeği kabullenip sınırları zorlamayacaktır.
Çocuk ben merkezci (egosantrik) bir kişiliğe sahiptir. Haz ilkesine göre hareket eder. Herkesin ona hizmet etmesini ve her isteğinin yerine getirilmesini ister. Yoktan anlamaz, isteğinin geri çevrilmesinden veya ertelenmesinden hoşlanmaz. Eğer istediği gerçekte ihtiyacı olan bir şeyse ve temini de mümkün ise anne-baba çocuğu fazla üzmeden ihtiyacını yerine getirmelidir. Çocuktan her şeyi mükemmel yapmasını beklememeli, küçük yanlışlarını görmezden gelmeli, deneme-yanılma yapmasına izin vermeli, başarılı işlerini överek öz güvenini güçlendirmeliyiz.
İstediği şeyin para ve zaman yönünden temini zor ve çocuk için de bu şey gereksiz ise sebebini “İstediğin şeye yetecek kadar paramız yok!” veya “Gecenin bu saatinde bakkal kapalı olduğu için istediğin şeyi alamam!” gibi açıklama yaparak istediği şeyi temin edemeyeceğinizi anlatmanız gerekir. Buna rağmen isteğinin yerine getirilmesi için küser, ağlar, tepinir ve avazının çıktığı kadar bağırabilir. Anne-baba oyuna gelip onu susturmak için isteğini yerine getirdiği zaman çocuk ağlayarak veya tepinerek isteğine kavuşmayı öğrenir ve bunu kullanmaya başlar.
Kimi anne-babalar çocuğun isteklerine ve davranışlarına sınır koymayı “baskı ile büyütme” olarak algılamakta, “Çocuğum benim gibi baskı altında büyümesin!” diye her isteğini yerine getirmekte, her yaramazlığına katlanmakta, farkında olmadan kural tanımayan şımarık ve zorba bir çocuk yetiştirmektedir. İsteklerine sınır konmayan, aile ve toplum kurallarına alıştırılmayan çocuklar dinin emir ve yasaklarını anlamakta ve uymakta güçlük çekerler.
alıntı