Denizkızı gerçekte var mıdır?
Deniz kızları, belinden yukarısı dişi bir insan görünümünde olan, ama aynı zamanda bir balık kuyruğuna sahip olan efsaneleşmiş düşsel inanışlardır. Dünya üzerinde birçok kültürde deniz kızları farklı, ama birbirine çok yakın şekillerde betimlenmiştir.
Belden yukarı kız, belden aşağısı balık şeklinde tasavvur edilen bir masal mahluku. Yunan mitolojisindeki Siren lerden çıkma bir tasavvurdur. Nehir tanrısı Akheleus'un kızları olan Sirenler, Demeter'in kızı Persephone' nin kaçırılmasını önlemedikleri için, tanrıça Demeter tarafından yarısı hayvan, yarısı insan şekline sokulmuşlardır. Bunların sesleri çok güzeldi. Uzaktan bunların seslerini işiten gemiciler, işlerini bırakıp dinlerler ve bu yüzden de gemileri karaya vururdu.
Denizkızı; Birçok masallarda, efsanelerde adı geçen hayali bir yaratıktır. Belden yukarısı güzel bir kız, belden aşağısı balıktır.
Denizlerde böyle yarı insan, yarı hayvan esrarengiz yaratıkların bulunduklarına dair efsanelere çok eski çağlardan beri Taşlanmıştır. Eski Yunan mitolojisine göre, Denizkızları Deniz Tanrısı Phorkos’un kızlarıdır; ayrıca, Nehir Tanrısı Akheloos’un kızları olduklarına da inanırlardı. Denizkızları, Ege Denizi’nde bir adada otururlardı.
Sesleri son derece güzeldi, adalarının önünden geçen gemicileri tatlı şarkılarıyla kandırıp evlerini, sevgililerini unuttururlar, sonra da parçalarlardı. Efsaneye göre deniz kızlarına rastlayan bir gemici bir daha geriye dönemezdi.
Denizkızlarının görünüşleri hakkında da çeşitli inanışlar vardı. Bunlardan birine göre, Denizkızları korkunç yüzlü, fakat tatlı sesli kuşlardı.
İlk çağlarda, sanat eserlerinde Denizkızlarını önceleri kadın başlı kuş, sonraları kuş bacaklı kadın olarak görüyoruz. Daha sonraki devirlerde ise kadın başlı kuşun pek hoş bir manzarası olmadığını düşünenler, Denizkızları’nı yarısı balık, yarısı kadın olarak canlandırmışlar, bu inanış yüzyıllar boyunca kökleşmiş kalmıştır.
Omeros’un Odyssea destanında, Denizkızları’nın kötü şöhretini duyan Ulyssus’un gemicilerin kulaklarını mumla tıkattığı, böylece hiçbir tehlikeyle karşılaşmadan yoluna devam ettiği anlatılır.
Belden yukarı kız, belden aşağısı balık şeklinde tasavvur edilen bir masal mahluku. Yunan mitolojisindeki Siren lerden çıkma bir tasavvurdur. Nehir tanrısı Akheleus'un kızları olan Sirenler, Demeter'in kızı Persephone' nin kaçırılmasını önlemedikleri için, tanrıça Demeter tarafından yarısı hayvan, yarısı insan şekline sokulmuşlardır. Bunların sesleri çok güzeldi. Uzaktan bunların seslerini işiten gemiciler, işlerini bırakıp dinlerler ve bu yüzden de gemileri karaya vururdu.
Denizkızı; Birçok masallarda, efsanelerde adı geçen hayali bir yaratıktır. Belden yukarısı güzel bir kız, belden aşağısı balıktır.
Denizlerde böyle yarı insan, yarı hayvan esrarengiz yaratıkların bulunduklarına dair efsanelere çok eski çağlardan beri Taşlanmıştır. Eski Yunan mitolojisine göre, Denizkızları Deniz Tanrısı Phorkos’un kızlarıdır; ayrıca, Nehir Tanrısı Akheloos’un kızları olduklarına da inanırlardı. Denizkızları, Ege Denizi’nde bir adada otururlardı.
Sesleri son derece güzeldi, adalarının önünden geçen gemicileri tatlı şarkılarıyla kandırıp evlerini, sevgililerini unuttururlar, sonra da parçalarlardı. Efsaneye göre deniz kızlarına rastlayan bir gemici bir daha geriye dönemezdi.
Denizkızlarının görünüşleri hakkında da çeşitli inanışlar vardı. Bunlardan birine göre, Denizkızları korkunç yüzlü, fakat tatlı sesli kuşlardı.
İlk çağlarda, sanat eserlerinde Denizkızlarını önceleri kadın başlı kuş, sonraları kuş bacaklı kadın olarak görüyoruz. Daha sonraki devirlerde ise kadın başlı kuşun pek hoş bir manzarası olmadığını düşünenler, Denizkızları’nı yarısı balık, yarısı kadın olarak canlandırmışlar, bu inanış yüzyıllar boyunca kökleşmiş kalmıştır.
Omeros’un Odyssea destanında, Denizkızları’nın kötü şöhretini duyan Ulyssus’un gemicilerin kulaklarını mumla tıkattığı, böylece hiçbir tehlikeyle karşılaşmadan yoluna devam ettiği anlatılır.
Moderatör tarafında düzenlendi: