Sıla basında çıkan haberleri

M

Misafir

Forum Okuru
Sıla basında çıkan haberleri
sılanın 11 yaşında yazdığı şarkı sılanın 11 yaşında yazdığı şarkının sözleri sıla doğu sıla şarkı sözleri nın şarkının
'İzlenme rekoru kiran 'Sıla' adli dizinin basrol oyuncusu Cansu Dere, Mardin'de gerceklesen cekimler sayesinde farkli bir dunya ile tanistigini soyluyor: Torelere gore; yanlis yapmis kizini oldurmeyen babaya bakkal ekmek satmiyor. Adam camide namaz bile kilamiyor!.

atv'nin tore ve berdel evliliklerinin actigi yaralari konu edinen dizisi 'Sıla', konusuyla oldugu kadar oyuncularin performanslariyla da konusuluyor. Yonetmenligini Gul Oguz'un ustlendigi; basrollerinde Cansu Dere, Mehmet Akif Alakurt, Menderes Samancilar, Fatos Sezer, Humeyra ve Cemal Toktas'in rol aldigi dizi, yayinlanmaya basladigi gunden bu yana izleyenlerde beklenen etkiyi birakti ve ucuncu bolumu gun birincisi oldu... Oyunculuk yetenegini Ugur Yucel sayesinde gelistirdigini soyleyen dizinin basrol oyuncusu Cansu Dere'nin performansinin, dizinin begenilmesinde buyuk pay tasidigini dusunenlerin sayisi hic de az degil... Dizinin cekildigi Mardin'de hayata bakisinin degistigini soyleyen unlu model, 'Sıla'nin tore cinayetlerine az da olsa faydasi olacagina inandigini soyluyor...

* Sıla icin gercekten cok calisiyorum ve oldukca zaman ayiriyorum. Kadin uzerine konusu olan dizilerin tutmasinin zor oldugu yonundeki goruslerin dogruluk payinin ne oldugunu bilmiyorum. Benim dusunmem gereken, verilen rolu en iyi sekilde canlandirmak. İsimin ustesinden en iyi sekilde gelmenin ugrasi icindeyim.

* 'Sıla' icin gittigim Mardin'de hayata bakisim degisti, yeni felsefeler edindim. Oradaki olaylari buradan da biliyordum. Ama bilmek ile yasamak cok farkli. Burada basinizin uzerinden gecen askeri helikopteri dikkate almazsiniz ama orada gozden kaybolana kadar takip ediyorsunuz. O bolgede cekilen sikintilari buradan anlamak mumkun degil.

BİLENLER BİR ŞEYLER YAPMALI

* Tore cinayetleri hakkinda orada bircok olay anlatildi bana. Bunun engellenmesinin en etkin cozumu, kanimca o bolgenin topyekun bir aydinlanmaya girmesi. Bu nasil gerceklestirilir bilmiyorum ama bilenler bir seyler yapmali. O bolgenin torelerine gore, yanlis yapmis bir kizi oldurmeyen babaya bakkal ekmek satmiyor, adam camiye gidip namaz bile kilamiyor! Babanin, agabeyin uzerinde buyuk bir toplumsal baski oluyor. O baskiyi kirmak gerek. Hicbir sey insan hayatindan daha onemli degil. 'Sıla'da bunu anlatmaya calisiyoruz. Ne kadar faydamiz olur bilemeyiz ama hicbir sey yapmamaktan iyidir. Kumsaldaki deniz yildizlarini denize atan adamin hikayesi gibi.

* Burada gunluk yasamimizda dert ettigimiz bircok konu, o bolgedeki insanlari hic ilgilendirmiyor. Bizim dert ettiklerimiz onlarin dunyasinda yok. Örnegin orada benim yasimdaki bir kadinin dort-bes cocugu var. Derdi cocuklarina bakabilmek. 'Neden bu kadar cok cocuk yaptin?' demek o kadinlar icin hicbir anlam ifade etmiyor. Çunku onlarin dunyasinda dogum kontrolu diye bir kavram yok.

* Sıla'nin en kucuk olcude bile siritmamasi gerekiyordu. Daha once Dogu'ya bir kez gitmistim. Bu ikinci gidisim. 'Sıla'nin ruhunu anlamak icin Mardin'de cok kisiyle konustum. O bolgenin insani nasil dusunuyor, hayata hangi pencerelerden bakiyor anlamaya calistim. Berdel olan bir genc kadinin ruhunda nasil firtinalar esecegini hayal ettim.

* Mardin'de bana en cok yardimci olan kisi Menderes Samancilar. Kendisi yore insanini cok iyi taniyor. Bana surekli olarak yore, yasam tarzi, gelenekler konusunda bilgi veriyor.

STARLAR ARTIK UZUN BOYLU

* Uzun boylu kadinlarin oyunculukta sanslarinin olmadigini dusunmuyorum. Yeni nesil oyuncular hep uzun boylu. Dunyada boyle. Nicole Kidman ve Charlize Theron Oscar almis oyuncular. Eskiden Turkiye'de oldugu gibi Hollywood'da da kadin oyuncular fazla uzun boylu olmuyormus ama simdi degisti. Starlar artik uzun boylu. Kenan İmirzalioglu ve Mehmet Ali Alakurt ile bu konuda hicbir sorun yasamadik. Fikret Kuskan ile de aslinda sanci yaratacak bir boy sorunu icinde olmadik.

* Oyunculugu para kazanmak icin degil, cok sevdigim icin yapiyorum. Bir de ustune para veriyorlar. Daha ne isteyeyim? İnsanin sevdigi isi yapmasi ve o isten para kazanmasi cok az kisiye nasip oluyordur. Çogu insan yaptigi isi sevmiyor ve beklentisinin altinda para kazaniyor. İste o insandan yaptigi ise hayir gelmez. Bu nedenle kendimi oyunculuga karşı daha sorumlu hissediyor, elimi tasin altina sokmaktan cekinmiyorum.

* Kendimi gelistirmeye calisiyorum. Ögrenme acligi yasiyorum. Algilarimi surekli acik tutmaya calisiyorum. Çevremde ne oluyor ne bitiyor, olan neden oluyor, olmasi gereken neden olmuyor... Bunlarin uzerine dusunuyorum, yorum yapiyorum. Dusunduklerimden, yorumlarimdan cikardigim sonuclari zihnimin bir kosesine depoluyorum. Bir gun mutlaka gerekli olur.

Kaynak : SABAH
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Sayısız dizinin sanat yönetmeni, ses getiren onlarca konserin ışık ve sahne tasarımcısı, çoğu Sezen Aksu’nun olmak üzere beş klibin ve geçen yıl Kanal D’de yayınlanan, başrollerini Hale Soygazi ve Özlem Tekin’in paylaştığı Silbaştan dizisinin yönetmeni Gül Oğuz, yine bir kadın hikayesiyle karşımızda.

Geçen cuma Atv kanalında yayına giren Sıla adlı dizi de Silbaştan gibi törenin kadınları ve erkekleri kıstırdığı dünyayı sorguluyor. Şu sıralar Mardin’in Midyat ilçesindeki kendine özgü mekanlarda çekimleri süren dizinin öyküsü de Oğuz’a ait. Törelerin gölgesinde, tutkulu bir aşk hikayesini anlatıyor. Töreyi iliklerinde hisseden, kökleri doğuda ama kendisi batıya ait genç kahraman Sıla, küçük yaşta evlatlık verildiği için İstanbul’da, üstelik yalıda büyümüş, kolejde okumuş. 17 yaşında doğduğu yere, Mardin’e geldiğinde, bu bereketli Mezopotamya topraklarında, hiçbiri birbirini görmeyen pencereli, avlulu evlerde, dar sokaklarda kızların kaderini başkalarının yazdığını öğreniyor. Daha önce hiç duymadığı Berdel kelimesiyle Sıla’nın hayatı seyir değiştirecek, hiç tanımadığı ağabeyinin canını kurtarmak için, hiç görmediği aşiret reisi Boran’la zorla evlendirilecektir. Töreye mahkum olduğu kocaman evden kaçmaya çalışırken asıl kaçtığının içinde yavaş yavaş büyüyen aşk olduğunun farkında değildir. Silbaştan dizisinden sonra Diyarbakır’da bir kadın merkezi açan, bu diziyle birlikte Mardin’de de bir kadın merkezi açmayı planlayan yönetmen Gül Oğuz’la, yeni diziyi, Mardin’i ve töreyi konuştuk.

Yine bir kadın hikayesi. Doğu, töre ve töre kıskacında aşk...

- Bu hikayeyi geçen yıl yazmıştım. Aslında bir sinema filmi yapmak istedim. Daha güzel olur, söyleyeceğimi daha özgür söyleyebilirim diye. Ama düşündüm ki, böyle bir filmin Türkiye’de gişe şansı fazla olmaz. Ne olur? Yurtdışında festivallere gider. Kadın yönetmen, kadın filmi, doğu hikayesi, bunlar batıda cazip şeyler... Ödül almak için her zaman çok iyi bir yönetmen olmaya gerek yok, hikaye çarpıcıysa bazen çok şey getiriyor. Zaten hep bunlar konuşuluyor Avrupa’da. Türkiye sadece bunlardan ibaretmiş gibi düşünülüyor ve olay bir süre sonra Geceyarısı Ekpresi hikayesine dönüşüyor. Oysa Türkiye’de kadın, sadece doğudan, töreden ibaret değil. Karadeniz var, Ege var, Akdeniz’in bambaşka bir medeniyeti var. Babaannem Egeliydi, çok güçlü bir kadındı, Karadenizli arkadaşlarımın hepsinin annelerinden ödü kopar...

ÊBir de töreyi önce Türkiye’ye anlatmak lazım belki...

- Evet. Burada kendimiz bu problemi çözebiliriz. Bunun için çalışan çok kadın, çok örgüt var. Yani orada iki ödül için, bu tarafı pazarlayamayacağım, diye düşündüm ve hikaye dizi projesine dönüştü. Kafamdaki sinema filmi de farklılaştı: Onlar ve biz diye ayırmadan Türkiye’nin üç dört farklı yöresinden, kesiminden kadınların, aynı yerde, erkek dünyası içinde çakışmalarını anlatan bir hikaye çekmeliyim diye düşünüyorum.

TÖRENİN EN ACIMASIZ YÜZLERİNDEN BİRİ

Silbaştan’da da töre vardı, Sıla’nın farkı ne?

- Bu seferki temamız berdel. Bir aileden bir kız sevdiğine kaçtığında uygulanan bir kural bu; onlar da karşı taraftan kız alıyor. Kız istemese de evlilik zorla gerçekleşiyor. Evlendi, sonra da kahrından öldü diyelim, o zaman "başka kız ver" diyorlar. Berdel, törenin en acımasız yüzlerinden biri. Aslında çok yerde bu kaçmalar öldürmeyle sonuçlanıyor, Diyarbakır, Urfa gibi yerlerde uygulanıyor hálá. Bu daha hafif hali! Mardin içinde öldürmekten çok kız değiş tokuşu var. Çevre köylerde ise öldürmelere rastlanıyor.

Batıda bu ağalı, töreli TV dizilerine karşı bıkkınlıktan söz ediliyor son zamanlarda...

- Ağa dizilerinden sıkılıyorlar ama yine de seyrediyorlar. Dahası bu mesele ülkenin bir bölümünde bütün acımasızlığıyla devam ediyor. Bu çıtır çerez bir şey değil ki. İzleyici sıkıldı, bıktı diye ülkenin bir gerçeğini görmezden mi geleceğiz? Bugün hálá kadınlar öldürülmüyor mu, evlere kilitlenmiyor mu, hálá ağalık yok mu? Modası geçti diye bunları unutacak mıyız?

Bir de ağalığın nasıl ele alındığına bağlı galiba...

- Silbaştan’ın çekimleri için buraya geldiğimizde, yöre kadınları dizilerde ağalığın çok teşvik edilmesinden, şahane bir şey gibi anlatılmasından şikayet etmişti. Silbaştan’da da töre vardı, ama bir kader olmadığını söylüyorduk. Kaçın, itiraz edin, kurtuluş mümkün, diyorduk. Bir umut hikayesiydi aynı zamanda. Umut hep olacak, o kapı hiç kapanmayacak. Kapılar hep aralık kalmalı, sonra da sonuna kadar açılmalı. Hayatın gerçeği diye insanların yüzüne kapının kapatılması kadar anlamsız bir şey düşünemiyorum.

Nitekim kaçıp kurtulanların sayısı giderek artıyor...

- Evet. Bölgede çok iyi çalışan kadın örgütlenmeleri var. Onların yıllardır süren mücadelesi sayesinde töre eskisi kadar borusunu öttüremiyor. Bizim de mutlaka yanlışlarımız, doğrularımız vardır ama bütün mesele şu: Bir kere bu sistemi eleştiriyoruz. Artık buna itiraz etmek lazım, demeye çalışıyoruz. Dizide bir Süryani karakter var. Küçükken bir ağanın oğluyla kan kardeşi olmuş. Bu bir Süryani ile Müslüman arasında hiç olmazmış. "Küçücük yaşımızda başkaldırdık, şimdi kocamansın kaldıramıyorsun" diyor ağanın oğluna. Sonuçta değişimi sağlayacak genç nesildir. Ağanın oğlu da kıracak belki o kıskacı. Tabii bir de aşk var, tutku var. O da önemli. Bununla birlikte bazı bölümlerde küçük küçük sözümü söylemeye çalışıyorum: Repliklere Hasankeyf’le ilgili bir eleştiri cümlesi de ekledim, düğünlerde silah atmamak gerektiğini de. Komik de gelse bunu yapmaya devam edeceğim.

Sonuç olarak ne söylüyor bu hikaye?

- Töreye, "yapamazsın" diyen bir yanı var.

Silbaştan dizisi bittikten sonra, Diyarbakır’da adı Silbaştan olan bir kadın merkezi kurulması için girişimde bulundunuz, ne durumda şimdi orası?

- O merkezi Diyarbakır Bağlar Belediyesi işbirliğiyle yaptık. Bina bitti. İçinin tefrişatı kaldı. Sponsorluk görüşmeleri yapıyoruz. Özellikle doğumhane için çok para gerekiyor. Öncelikle ofis ve kadınlara psikolojik, hukuki danışmanlık verecek bölümleri açmaya çalışıyoruz şu sıralar.

Bu diziden sonra Mardin ya da Midyat’ta da bir kadın merkezi projesi var mı?

- Evet, burası için de bir proje var. Mardin ya da Midyat’ta kadınlara istihdam yaratacak bir merkez olabilir, kadınların üreteceği ve satılacak ürünlerin yapıldığı bir mekan. Çünkü istihdam kadınlar için en önemli şey.

Bundan böyle bir kadın dizisi çekip, ardından da bir kadın merkezi açarak mı yaşayacaksınız?

- Ne bileyim, hoşuma gidiyor. Silbaştan projesi çok güzeldi. Buradaki kadınların, biz bu diziyi seyrediyoruz ve genç kızlara özellikle seyrettiriyoruz, demeleri anlamlıydı benim için. Sonra Diyarbakır’da bu isimle, kadınlara destek verecek güzel bir mekan oluştu. Dizi adıyla kebapçı açmaktansa, bu daha iyi.

HÜMEYRA VE CÜNEYT TÜREL KONUK OYUNCU

Yapımcılığını FM Yapım’ın üstlendiği dizinin senaryosunu Sema Ergenekon ve Eylem Canpolat yazdı. Müziği Can Hatipoğlu ve Murat Tunalı imzalı. Hümeyra ve Cüneyt Türel’in konuk oyuncu olduğu dizide Sıla’yı Cansu Dere canlandırıyor. Mehmet Akif Alakurt, Zeynep Eronat, Menderes Samancılar, Fatoş Tez, Fatoş Sezer, Devrim Saltoğlu, Boncuk Yılmaz, Cemal Toktaş, Tayanç Ayaydın diğer önemli oyuncular.

HEPİMİZ FARKLI BİRER MEYVEYİZ VE AYNI BAHÇENİN İÇİNDEYİZ

Burası çok tuhaf, çok güzel. Kudüs gibi. Üç din, beş kültür... İlk olarak görselliği için seçtim. Ama burada kaldıkça da hayranlığım arttı. Dışarıdan bilindiği gibi değil asla. Herkes beni arayıp "Gül dikkatli ol" diyor. Oysa biz burada çok huzurlu ve rahatız. Sokaklarda hiç rahatsız edilmeden dolaşıyoruz, herkes çok yardımcı oluyor. İnsanlarda toprakla ilişkili, şiddetle içiçe, ölümle yaşam arasında olmanın getirdiği bir doğallık var. Her gün sete biri geliyor, hediye getiriyor. Ayrıca yaptığımız sohbetler, senaryoyu besliyor. Bir Süryani gelmişti mesela, dedi ki "Birer farklı meyveyiz, birimiz elma, birimiz armut, birimiz şeftali... Ama sonuç olarak hepimiz meyveyiz ve aynı bahçenin içindeyiz." Bu dizide bir replik olacak.

Töre pranga aşk tutsaklık

Cuma günü yayına giren Sıla’nın tanıtım filmlerinde bazı sorular soruluyordu. O soruları ben de dizinin yönetmeni Oğuz’a sordum:

Doğuran mı anne, büyüten mi?

- Büyüten. Ama doğurdu büyüttü, o zaten anne. Doğurdu zorla elinden alındı, o da anne. Ama doğurdu, kendi isteğiyle verdi, o zaman büyüten anne. Çünkü çocuk emekle, sevgiyle büyür.

Töre pranga mı, namus mu?

- Tabii ki pranga. Töreye dair bir sürü şeyi karşımıza namus diye getiriyorlar. Ailenin namusu, aşiretin namusu, kadının namusu... Törenin doğru tarafları da var, biz keskin ve yanlış taraflarından bahsediyoruz. Töre kadının namusu değil, kadını da erkeği de mahkum eden bir pranga gibi yaşanıyor daha çok.

Peki aşk? Tutsaklık mı, esaret mi?

- Aşık olursun, sanki beş bin tane güvercin uçar havaya doğru, özgürlük hissedersin, gökyüzüne yükselir gibi olursun, sonra bir bakarsın ayağını bir şey sıkıyor, bir zincir... Bağımlılık tabii, tutku. Tutsaklık.

CANSU DERE: BU HİKAYEYİ EN İYİ BİR KADIN ANLATABİLİRDİ

Mankenlikten oyunculuğa geçen, daha önce Güz Yangını, Metropalas ve Alacakaranlık dizilerinde, şu sıralar çekilen Yandım Ali adlı sinema filminde ve Çağan Irmak’ın Kabuslar Evi adlı projesinde rol alan Cansu Dere, Sıla’yla ilgili şunları söylüyor:

"Daha önce böyle bir rolüm olmamıştı. Çok farklı bir rol ve çok sevdim. Tabii dizi çekiyoruz ama farkındayız ki bunlar gerçekte var. Küçük yaşta evlendirme, berdel, töre cinayetleri... Burada olmak, bizi bu olaylara daha yakınlaştırdı, içinden hissetmemize neden oldu. Bu bir kadın hikayesi ve en güzel bir kadın yönetmen gözüyle anlatılabilirdi. Gül Oğuz da öyle yapıyor, zaten kendi hikayesi. Çok rahat çalışıyoruz, çok güzel saçları var!"

Oyunculukla ilgili düşünceleri ise şunlar: "Daha oyuncu olmadım. Bana bir şans verildi, en iyi şekilde değerlendirmek istiyorum. Modelliği bırakmadım, zaten vaktim yok, bir de doyduğuma inanıyorum, üstelik bir-iki defa kendimi sıkılırken yakaladım. O yüzden en aza indirdim."
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Yeni Asmalı Konak: Sıla

atv'nin yeni dizisi Sıla, 'Asmalı Konak'ın tahtına oturdu. Kalbinde hep hasret büyütmek zorunda kalan bir kızla, töre ve kalbi arasında kalan Boran'ın tutkulu aşk hikâyesini anlatan Sıla, ekrandan yine Cuma akşamının galibi olarak çıktı.



Tutkulu aşkın hikâyesi "Sıla" yine zirvede

atv'nin yeni dizisi "Sıla" 6 Ekim cuma günü yayınlanan bölümüyle yine en iyi olduğunu gösterdi.

Öyküsüyle, senaryosuyla farkını hissettiren, kalbinde hep hasret büyütmek zorunda kalan bir kızla, töreleriye kalbi arasında kalan Boran'ın tutkulu aşk hikayesini anlatan "Sıla" yine zirvenin sahibi oldu. Başrollerini Cansu Dere, Mehmet Akif Alakurt, Menderes Samancılar ve Zeynep Eronat'ın paylaştığı atv'nin yeni dizisi "Sıla" 6 Ekim cuma günü yayınlanan bölümüyle günü önde kapadı.

Yeni "Asmalı Konak"
atv'nin ünlü dizisi "Asmalı Konak"ın tahtını sallayan "Sıla", tüm kişilerde yüzde 10.00 reyting, yüzde 30.60 izlenme payıyla ve AB sosyal grubunda aldığı yüzde 10.90 reyting, yüzde 32.80 izlenme payıyla cumanın galibi oldu.
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Danışmanım Murat Deveci'nin danışmanı ve eşi Selma Deveci, danışmanım olan kocası aracılığı ile haber gönderdi...




Danışmanımın danışmanı diyor ki;




"Türk televizyon tarihinde Asmalı Konak fırtınası esiyordu bir zamanlar. Şimdi aynı ışığı atv'de Cuma günleri yayınlanan Sıla adlı dizide görüyorum. Umarım senaristler yanlış yapıp diziyi bozmaz..." Henüz üç bölüm yayınlanmasına rağmen 10-11 reyting, 30'un üzerinde share yapıyor Sıla... Müthiş rakamlar...

ucankus sitesinde Bekir Hazarin yazisindan alintidir
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

'Sıla' etkiledi 'Töre'yi yazdı

atv'nin reyting rekortmeni dizisi Sıla'yı izleyip etkilenen Sezen Aksu, 'Töre' adını verdiği bir parça yazdı. Aksu'nun dizi kahramanları Sıla ile Boran'ın aşklarından etkilenip yazdığı şarkı, dizinin ikinci bölümünden bu yana yayınlanıyor.



Sezen Aksu'dan töre şarkısı

Sezen Aksu, atv'de yayınlanan 'Sıla' dizisinden etkilenip 'Töre' adını verdiği bir şarkı yaptı. Aksu'nun seslendirdiği şarkı, dizinin ikinci bölümünden itibaren yayınlanıyor.

Beğeniyle izlenen atv'nin yeni dizi filmi "Sıla," reyting rekorları kırıyor. Cansu Dere, Mehmet Akif Alakurt, Zeynep Eronat, Menderes Samancılar gibi ünlü isimlerin rol aldığı; Mardin'in Midyat ilçesinde çekilen dizi filmi tutkuyla izleyen milyonlarca kişi arasında, Sezen Aksu da yer alıyor. Cuma günleri yayınlanan "Sıla"yı kaçırmayan Aksu diziden o kadar etkilendi ki, "Töre" adını verdiği bir şarkı yaptı. Ünlü sanatçı, bestelediği şarkıyı aynı zamanda yakın arkadaşı olan dizinin yönetmeni Gül Oğuz'a dinletti. Şarkıyı çok beğenen Oğuz, dizinin ikinci bölümünden itibaren Aksu'nun bizzat seslendirdiği şarkıyı dizide yayınlamaya başladı.

AŞKLARI İLHAM VERDİ
Sezen Aksu'ya bu şarkıyı besteleme ilhamını, Mardin'de kanun tanımaz törelerve töreye karşı gelen bir "aşkın" kahramanları olan Sıla (Cansu Dere) ile Boran'ın (Mehmet Akif Alakurt) aşkı verdi. Milyonları ekran başına toplayan dizinin konusuna gelince... Sıla, üç yaşındayken ailesinden koparılıp, başka bir şehre sürüklenir. O topraklarda kızların kaderini başkalarının yazdığının farkında değildir. Hiç duymadığı "berdel" kelimesi, hayatını tamamen değiştirecek ve hiç görmediği aşiret reisi Boran ile evlenmek zorunda kalacaktır. Artık Sıla, kocaman bir evde, yıkılmaz kuralları olan bir töreye hapistir.

TÖRE
Allah'ın emri değil bu
Kulların aklı
Hak'tan gelen değil bu
Bebeler doğar mı silahlı?
Töre töre töre
Olur mu kul kula köle?
Kin koydun kör yüreğe
Böyle adalet olur mu?
Esin ÖVET - MAGAZİN
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

'Sıla' adlı dizide başrol oynayan manken Cansu Dere, törelere hiç de sıcak bakmadığını söylüyor. Buna körü körüne inanan ve yasaklarına harfiyen uyanları da hiç anlamadığını vurgulayan Dere, insanların düşünce yapısının değişmesi için eğitimin gerekliliğinin altını çiziyor.

Berdel konusunun işlendiği hikâyeyi canlandırırken zorlanmadığını çünkü içindeki isyanı yansıttığına da değinen Dere, "Allah korusun, başıma böyle bir şey gelseydi aynı Sıla'nın davrandığı gibi davranır, isyanımı saklamazdım" diyor.
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Sıla'nın sesine kulak verelim

Bize okulda televizyonun bir "kitle iletişim aracı" olduğu öğretilmişti. Yani kitlelerin birbirlerinden haberdar olmalarını sağlayan bir aletti. Oysa bugün televizyonun başlıca amacı "eğlendirmek" oldu. Ha bir de, reklamveren için mecra oluşturmak... Oysa televizyon, habersiz kitlelere haber ulaştırmanın en etkin ve kestirme yolu. Bunu yapmak için sadece ana haber bülteni ya da haber programı hazırlamak da gerekmiyor. Bazen bir film, bir dizi, onlarca bültenden daha etkili oluyor. Tıpkı atv'nin Sıla dizisi gibi... İzleyenler bilir. İzlemeyenler için kısa özet: Sıla, 3 yaşında İstanbullu bir aileye evlat verilir. Ancak köydeki aile bir olaya karışır. Genç kız "berdel" denilen töre ile tanışır. Hiç tanımadığı ağabeyinin hayatını kurtarmak için aşiret reisi Boran ile zorla evlendirilir. Artık bir konağın içinde hapistir. Bunlar yetmiyormuş gibi anne-baba bildiği insanların öldüğü haberini alır... atv'de daha önce de Zerda ve Aşka Sürgün dizilerinde törenin hayatları nasıl kararttığı anlatılmıştı. Şimdi bayrağı Sıla devralmış görünüyor. Dizi sayesinde şehirliler töre ile tanışıyor. Kırsalda bu derdi çekenler, "Bizim hayatımızı da önemli sayanlar varmış" deyip, mutlu oluyor. Büyük kentlerdeki insanlar hayatlarında duymadıkları bir dram ile tanışıyor. Bu sayede televizyon gerçek işlevine kavuşuyor. "Haber" veriyor... Oysa namus ve töre cinayeti haberleri aylardır gazetelerin üçüncü sayfalarına sıkışıp, kalmıştı. Üç ay önce Diyarbakırlı L. bakire çıkmadı diye kayınpederi intikam almıştı. Gelinine tecavüzden sorumlu tuttuğu kişinin 13 yaşındaki kız kardeşi B.'yi kaçırıp, ona tecavüz ettirmişti. İki hafta önce Muş'ta kayınpeder, gelinin bekaretini bozdular diye misilleme yaptı. Sorumlu tuttuğu kişinin 12 yaşındaki kız kardeşi Z.M.'ye tecavüz ettirdi. Tecavüze ailenin kızları da yardım etti. Ya Batmanlı kızlara ne demeli? Namus belasına odalarda ölüme terk edilen, baskıya dayanamayıp kendilerini çamaşır gibi ağaç dallarına asan o gencecik Batmanlı kızlara?.. 18 yaşında körpecik canına kıyan Saliha için 9 Batmanlı kız geçenlerde şehrin sokaklarında intiharları protesto yürüyüşü yaptı. Hanginiz duydunuz? Peki ya berdel olarak geldiği evde erkek çocuk doğurmadığı için öldürülen Diyarbakırlı Gülistan'dan kaç kişinin haberi oldu? Bazı diziler vardır, eğlenceliktir. Bazılarını izlemek ise adeta "görev" dir. Güneydoğu'nun keskin gerçeklerinden haberler veren Sıla, ikinci gruba girenlerden...

Yüksel Aytug -sabah
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

13.ekim 2006 sabah gazetesi
slauy6.png

cumabz8.png
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Sıla'nın setine Şen dopingi
Türkiye'de yediden yetmişe herkes atv'nin yeni dizisi 'Sıla'yı izliyor. Dizinin fanatiklerinden biri de usta oyuncu Şener Şen. Mardin'deki sete gidip oyuncuları tebrik eden Şen: Diziyi hissederek izliyorum

Bende doping etkisi yaptı
Atv'nin ekranda fırtınalar estiren dizisi 'Sıla'nın Mardin Midyat'taki setinde geçen hafta sürpriz bir konuk vardı. Usta oyuncu Şener Şen dizinin setini ziyaret edip, başarılarından dolayı her oyuncuyu tek tek tebrik etti. Dizide Boran'ı canlandıran Mehmet Akif Alakurt, "Ustadan övgüler almak gurur verdi. Diziyi çok beğendiğini ve hissederek izlediğini söyledi. Şen'in sözleri bende doping etkisi yarattı" diye konuştu.

Onunla oynamak hayalim
Dizinin 'Sıla'sı Cansu Dere de, Şen'in ziyaretinden çok mutlu: Şener Şen gibi bir ustanın bize destek olması bizi çok mutlu etti. Övgü dolu sözleri gururumu okşadı. Bana daha önce röportajlarda 'kiminle oynamak istiyorsun' diye sorduklarında Şener Şen diyordum. Sıla'nın bir bölümünde, Şen'in 'Gönül Yarası' filminin bir karesi göründü. O karede ben de vardım. Bu kare bile bana yetti. Birlikte rol almış gibi olduk...

Para Sıla'yı töreden kurtaracak mı?
Bu gece atv'de 'Sıla' gecesi! Töreler yüzünden bir ağayla evlenen Sıla, ailesinden kalan miras sayesinde zengin olacak. Peki bu miras Sıla'yı törelerden kurtaracak mı?

MUSTAFA KIZIL
 
Cevap: Sıla basında çıkan haberleri

Sıla, zirveye demirledi

Cansu Dere ile Mehmet Akif Alakurt'un başrollerini paylaştığı atv'nin yeni dizisi Sıla, tüm kişilerde yüzde 11.70, AB'de yüzde 12.10 reyting aldı.



Tutkulu aşkın hikayesi Sıla yine zirvedeydi...

Boran'ın tutkulu aşk hikayesini anlatan "Sıla" cuma gecesinin galibi oldu. atv'deki dizide başrolleri Cansu Dere ve Mehmet Akif Alakurt paylaşıyor. Dizi, tüm kişilerde yüzde 11.70 reyting, 33.10 izlenme payıyla ve AB sosyal grubunda aldığı yüzde 12.10 reyting, 35.70 izlenme payıyla günü önde tamamladı
 
Geri
Üst